Quantcast
Channel: Girişim Haber - Girişimcilik Ekosistemi
Viewing all 2581 articles
Browse latest View live

Enerjinin Kalbi Boğaziçi Enerji Zirvesi’nde Atıyor!

$
0
0

Boğaziçi Üniversitesi Elektroteknoloji Kulübü ve IEEE Öğrenci Kolu işbirliği ilegerçekleştirilen “Boğaziçi Enerji Zirvesi”, 5 Kasım 2016 tarihinde Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs Albert Long Hall'de enerji dünyasının nabzını tutacak.

Zirvede, gerek sanayileşmenin en temel unsuru gerekse günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası olan enerjinin önemi üzerinde duruluyor. Enerji alanındaki yenilikçi çalışmalar ve projeler tanıtılıyor, destekleniyor. Bununla birlikte enerji kullanımının dünyadaki durumu ve farklı enerji politikaları değerlendiriliyor.

Dünyada ve Türkiye’de enerji alanında fark yaratan öncü firmalar, Türkiye’nin enerji politikalarına yön veren isimler,  ülkemizin en iyi üniversitelerinden gelen akademisyen ve öğrencilerden oluşan 450 kişilik katılımcı kitlesi bu zirvede bir araya geliyor.

Zirvede ağırlanacak isimler arasında Uluslararası Enerji Ekonomisi Birliği Başkanı Gürkan Kumbaroğlu, Solarbaba Platformu’nun Kurucusu Ateş Uğurel, Serbest / Bağımsız Danışman, Petrol & Doğal Gaz (TPAO Eski Baş Danışmanı, Arama ve Yurt Dışı Projeler Grup Başkanı) Özer Balkaş, Sabancı Üniversitesi’nden İzak Atiyas, Chairman Global Resources Partnership UK Bosphorus Energy Club (University of Harvard) Mehmet Öğütçü, Greenpeace Mediterrenean Climate and Energy Campaigner Reşit Elçin,EMO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ergun Doğru, CSUN Kurucu Ortağı Egemen Seymen, NükTe Temsilcisi Mehmet Hulusi Turgut, T-Dinamik Genel Müdürü Mustafa Tırıs, IBC Solar Türkiye Kurucu Ortağı Hakan Daltaban, RKT Energy CEO Utku Korkmaz, Alarko Enerji Genel Müdür Yardımcısı Hayati Çatbaş, EuroSolar Türkiye Genel Sekreteri Dr. Murat Onuk, TOBB ETÜ ve CERN’den Saleh Sultansoy, WRI Sürdürülebilir Şehirler Temsilcisi Tuğçe Üzümoğlu, SAP Enerji ve Doğal Kaynaklar Çözüm Yöneticisi Bilge Akdur, TEMA Genel Müdürü Barış Karapınar, Change.Org Doğu Avrupa ve Batı Asya Direktörü ve Good4Trust.org Kurucu ve Kışkırtıcı Uygar Özesmi, Schneider Electric Satış ve İş Geliştirme Yöneticisi Tuğçe İşler gibi önemli isimler bulunuyor.

İşte Zirvede Masaya Yatırılacak Konuların Bir Kısmı

  • Yenilenebilir Enerji,
  •  Fosil Yakıtlar,
  • Nükleer Enerji,
  • Elektrikli Araçlar,
  • Akıllı Kentler,
  • Geleceğin Enerji Projeleri,
  • Sürdürülebilir Yeşil Binalar,
  • Enerji Verimliliği

gibi pek çok konunun masaya yatırılacağı zirvede, enerji tüm boyutlarıyla ve objektif bir bakış açısıyla ele alınıyor.

Türkiye'nin dört bir yanından tüm katılımcılara açık ve ücretsiz bir şekilde gerçekleştirilecek Boğaziçi Enerji Zirvesi'nin sonunda katılımcılara sertifika da verilecek.

Unutmayın, Boğaziçi Enerji Zirvesi 2016, 5 Kasım 2016 tarihinde  Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs Albert Long Hall'de gerçekleştirilecek.

Boğaziçi Enerji Zirvesi 2016 hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.buecieee.com/enerjizirvesi web adresini ziyaret edebilirsiniz. Katılımın kontenjanla sınırlı olduğu zirveye kayıt yapmayı ihmal etmeyin.

Haberimizi enerji sektöründe faaliyet gösteren okurlarımız ve girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


Avrupa'da Çıraklık Yeniden Trend Oluyor!

$
0
0

Avrupa'da çıraklığın kalitesi, imajı ve hareketliliğinin güçlendirilebilmesi için Avrupa Birliği'ne aday ülkeler Arnavutluk, Karadağ, Makedonya ile birlikte Türkiye, 'Çıraklık için Avrupa Anlaşması'na katıldı.

Kayseri'de, 'Çıraklık için Avrupa Anlaşması (EAfA) Aday Ülkeler İçin Bölgesel Seminer' başlığıyla bir toplantı düzenlendi. Bu anlaşma, Avrupa Komisyonu tarafından, Avrupa Birliği (AB) sosyal ortaklarıyla işbirliği halinde yönetilen; hükümetleri örneğin iş dernekleri, şirketler, odalar, mesleki eğitim ve öğretim sağlayıcıları ve gençlik temsilcileri ile bir araya getiren bir platform. Anlaşmanın hedefi Avrupa'da çıraklığın kalitesini, tedariğini, imajını ve hareketliliğini güçlendirmek. Bu süreç için European Training Foundation (ETF) teknik uzman desteği sağlıyor. Peki, bunun Türkiye ile ne ilgisi var? Şöyle anlatayım. Bu anlaşmaya, kısa süre önce Avrupa Birliği'ne aday ülkeler, Arnavutluk, Karadağ, Makedonya ve Türkiye de katıldı, Türkiye'de de 'çıraklığın' yeniden gündeme alınması, bu anlamda mesleki eğitimin cazip kılınması hedefleniyor.

Çıraklık Nedir, Neden Yeniden Gündemde?

Çıraklık, eğitim ve öğrenimden işe geçişi kolaylaştırma konusunda bir iş-tabanlı öğrenme biçimi. Genellikle şirket bazlı öğrenmeyi okul bazlı eğitimle birleştiriyor. Çıraklık uygulamaları ile ilgili olarak, öncelikle iş ve eğitim anlaşması imzalanıyor, öğrenci 'çalışan' durumuna geçiyor ve maaş alıyor. Bu uygulamalar, ülkelerde yasa ve mevzuatlarla destekleniyor.

Her Şeyi Öğrenmenin İlk Basamağı

Avrupa Birliğinin birden fazla çıraklık sınıfl andırması var.

  • Birincisi: Kişi okulda öğrenci olarak teorik bilgi alıyor ama bunun yanında hem okuldaki laboratuvarlarda hem de iş yeri ortamında uygulama yapıyor.
  • İkincisi:Örgün öğretim siteminden ayrılmış bir kişi şirkette çalışırken, çalıştığı şirketin başka bir bölümünde kendi mesleğini geliştirmek için eğitim alıyor.
  • Üçüncüsü: Çıraklık bilgiyi ilk basamak düzeyinde bilen kişi anlamında tanımlanıyor yani bu kişilerin mesleği yapmadaki bilgisi çıraklık düzeyinde oluyor.

Bu şekilde geniş kapsamlı bakıldığında çıraklık her şeyi 'yeni' öğrenmenin adı olarak öne çıkıyor. Bu bakış açısından yola çıkarak çıraklık, AB sosyal ortakları tarafından hareketlendiriliyor ve çıraklığın, güçlü mesleki eğitim ve öğretim kurumlarına sahip olan ülkelerde genç işsizliğini azaltıcı etki yaptığı ifade ediliyor.

İş-Tabanlı Öğrenme Özendirilmeli

Haziran 2015'te Riga Zirvesinde, Mesleki Eğitim ve Öğrenimden sorumlu Bakanlar, 'Education and Training 2020' stratejik hedeflerine ulaşmak ve Avrupa büyüme ve istihdam gündemini desteklemek için mesleki eğitim ve öğretim sağlayıcılarının genel kalitesini yükseltme çabalarını teyit etti. AB üyeleri, aday ülkeleri, Avrupa Sosyal Ortakları ve Avrupa Komisyonu, 2010-2020 dönemi için yeni bir orta vadeli çıktılar (OVÇ) setinde fikir birliğine vardı.

Bu beş OVÇ'den biri, çıraklığın önemini şöyle vurguluyor: "Sosyal ortakları, şirketleri, odaları, mesleki eğitim tedarikçilerini dahil ederek ve inovasyon ve girişimciliği teşvik ederek, çıraklığa özel önem verilmesiyle, iş-tabanlı öğrenimi her biçimiyle özendir."

'Avrupa Mesleki Beceriler Haftası' Düzenlenecek

Mesleki eğitim ve öğretimin imajının ve cazibesinin artırmak amacıyla 5-9 Aralık 2016 tarihleri arasında Brüksel'de ilk defa 'Avrupa Mesleki Beceriler Haftası' düzenlenecek.

Mesleki Teknik Eğitim Programlarını Arttırmalıyız

MEB Müsteşar Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Hilmi Çolakoğlu: "Mesleki eğitimin oranından ziyade kalitesini artırmamız gerekiyor. Şu anda 55'e yakın farklı programımız var, bunların her biri farklı sektörlere karşılık geliyor. Ancak bunların içinde OECD tanımlarına göre orta ve orta üstü yani ileri teknoloji dediğimiz alanlar çok az. Bizim orta-orta yüksek teknolojiye yönelik mesleki-teknik eğitim programları artırmamız ve buralarda örneğin nano-teknoloji, tıp teknolojisi çalışabilecek kişileri yetiştirmemiz gerekiyor."

Dünya kaynaklı alıntı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Enerji Sektöründeki Girişimci ve Yatırımcılara 40 Milyar Dolarlık Dev Fırsat!

$
0
0

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut, Türkiye'nin 2023'e kadar enerjide yapması gereken yatırım miktarının 100 milyar dolar seviyesinde olduğunu belirterek, "Biz özelleştirmeler ve diğer yatırımlarla bu miktarın minimum 40 milyar dolarlık kısmının özel sektör tarafından yapılacağını düşünüyoruz. Bu da aslında uluslararası yatırımcılar açısından bakıldığında fırsat aralığının ne olduğunu gösteriyor." dedi.

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Türkiye'ye gelen yabancı yatırımları ve enerji sektörünün yatırımcılara sunduğu fırsatlara ilişkin, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Darbe girişimine karşı halkın verdiği tepkinin uluslararası doğrudan yatırım süreçlerini pozitif yönde etkilediğini ifade eden Ermut, Türkiye'nin yatırımcılara vazgeçemedikleri değer seti sunduğunu ve ülkede yatırımları devam edenlerin de darbe girişimi sonrasında herhangi bir endişe yaşamadığını söyledi.

Ermut, Türkiye'ye gelip daha olumsuz algıyla geri dönen bir yatırımcı olmadığını, gelecek dönemde yabancı yatırımcılara sadece yatırım ortamını değil komşularla ilişkileri, insanların hayat standartlarını, FETÖ ve diğer terör örgütlerine verilen tepkilerin meşru olduğunu da anlatacaklarını dile getirdi.

Özellikle, bazı algıların nasıl çarpıtıldığının anlatılması gerektiğinin altını çizen Ermut, "Bir durumu tespit etmek lazım. Türkiye'yle ilgili bir algı operasyonu var mı? Var. Bununla ilgili ağlayıp, karalar bağlayıp, 'ne yapsak olmuyor' demeden, buna karşı nasıl cevap vermek gerekir, A, B, C, D planlarıyla, gelişmiş bir ülke nasıl cevap veriyorsa, bizim de ona göre cevap vermemiz lazım." diye konuştu.

"Doğrudan Yabancı Yatırım Ağustosta 1 Milyar Doları Aştı"

Ermut, bu yılın ilk 5 ayında uluslararası doğrudan yatırım rakamları açısından bir düşüş yaşandığını, fakat ağustos itibarıyla tekrar yükseliş trendine girildiğini söyledi.

Türkiye'ye mayısta 659, haziranda 857, temmuzda 717 ve ağustosta da 1 milyar 78 milyon dolar doğrudan yatırım girişi gerçekleştiğini bildiren Ermut, şunları kaydetti:

"Bu tabii ki yeterli değil, Türkiye'nin küresel doğrudan yabancı yatırım pastasından çektiği pay yüzde 1 seviyesinde gerçekleşiyor. Bunun daha fazla oması gerektiğini düşünüyoruz. Nasıl ki dünyanın ilk 20 büyük ekonomisinden biriysek, dünyanın en fazla yatırım çeken ilk 20 ülkesinden biri olmamız da çok kolay diye düşünüyoruz. İlk önce bununla ilgili atmamız gereken önemli adımlar vardı, bu adımların önemli bir kısmı atılıyor. Devamı da gelecek. Geçen sene 16 milyar doların üzerine çıkmıştık. Yılın son çeyreğini toparlanmayla kapatıp en azından geçen seneki rakamlara yaklaşmayı hedefliyoruz. En az kayıpla bu seneyi kapatmayı planlıyoruz. Biz 15 Temmuz sonrasındaki olumlu havanın sadece bu seneye değil, önümüzdeki senelere de yansıyacağını düşünüyoruz, çünkü yatırım kararları belirli zaman alan süreçler. Bölgede de politik olarak attığımız adımların, Rusya ve diğer bazı ülkelerle ilişkilerin düzelmesi gibi gelişmeler ve bölgede istikrar anlamında en ufak bir gelişmenin bile yatırıma en hızlı yansıyacağı ülkelerden birisi olacağız."

"Enerjide Minimum 40 Milyar Dolarlık Fırsat"

Ermut, Türkiye'nin son dönemde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını en üst düzeyde kullanmak için çeşitli projeler geliştirdiğini, kendilerinin de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'yla işbirliği içerisinde bu projelere ilgi gösteren yatırımcıları takip ettiklerini aktardı.

Enerji yatırımlarının hem cari açığı hem de dışa bağımlılığı azaltmaya katkısı olduğunu ifade eden Ermut, şöyle konuştu:

"Yenilenebilirde özellikle çok verimli bir şekilde kullanamadığımız ama Türkiye'nin konumunun çok iyi olduğu alanlar var ki bunlardan birisi güneş enerjisi. Dünyadaki en iyi güneş haritalarından birine sahibiz. Rüzgar ve hidroda da öyle. Türkiye bu önemli ve çevre dostu kaynaklarından yararlanıyor olacak. Türkiye'deki kömürü de verimli şekilde kullanabilecek teknolojiler ortaya çıktı. Dolayısıyla bu son teknoloji ile ülkemizde kullanılarak bu üretimin yapılmasını arzu ediyoruz. Türkiye'nin 2023'e kadar enerjide yapması gereken yatırım 100 milyar dolar seviyesinde. Biz özelleştirmeler ve diğer yatırımlarla bu miktarın minimum 40 milyar dolarlık kısmının özel sektör tarafından yapılacağını düşünüyoruz. Bu kalemlerin alt kırılımlarında da yatırım çekme fırsatları doğacak. Bu da aslında uluslararası yatırımcılar açısından bakıldığında fırsat aralığının ne olduğunu gösteriyor. Sadece bu sene yapılacak iki ihalenin birden neredeyse 2,5 milyar dolar değeri olduğunu düşünürsek, önümüzdeki dönemler de atılacak adımlar ve bu sektörün potansiyeli açısından da fikir verdiğini düşünüyorum. Burada yerli yatırımcılarımızın da önemli bir payı olacak ama bunun önemli bir kısmını uluslararası sermaye ile yaptırabilirsek, bu değerin ülkemizde kalması sağlanabilir diye düşünüyorum."

"Petrokimyada Yeni Yatırımlar Yolda"

Ermut, söz konusu yatırımlarda yerlilik ve Ar-Ge şartı bulunduğuna ve yatırımlarda kullanılacak ekipmanın Türkiye'de üretilmesi ile hem bir üretim merkezi oluşturulacağına hem de bu üretimin çevre ülkelere de ihraç edilebileceğine dikkati çekti.

Bu projelere, Asya başta olmak üzere Amerika ve Avrupa'dan da yatırımcı ilgisinin somut bir şekilde belirgin olduğuna işaret eden Ermut, Türkiye'nin petrokimya yatırımları konusunda da çalışmaların devam ettiğini ve özellikle devreye girmesi beklenen rafineri yatırımlarıyla birlikte bu alanda da yeni yatırımları açıklayacaklarını kaydetti.

Türkiye, yerli kömürde yatırım tutarının 1 milyar doları bulması beklenen Çayırhan B santralinin haricinde yaklaşık 8 bin megavatlık santral kurulabilecek çeşitli rezervlerin de özelleştirilmesini planlıyor.

Ayrıca, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı'nın (YEKA) ilk örneği olan Konya-Karapınar'da bin megavatlık güneş enerjisi santralinin yatırım tutarının toplamda 1,3 milyar doları bulması bekleniyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, yeni YEKA'lar belirleneceğini ve rüzgar enerjisinde de benzer yatırım alanlarının ilan edileceğini açıklamıştı.

AA kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Türkiye’nin İlk Katılım Bankası Albaraka Girişimcilere İş Kurduruyor!

$
0
0

Türkiye’nin ilk katılım bankası Albaraka, iş kurmak isteyenler için birçok fırsat barındıran‘Franchise Destek Paketi’ni müşterilerinin kullanımına sunuyor.

Türkiye’deki 30 yıllık geçmişiyle katılım bankacılığına yön veren Albaraka, iş kurmak isteyenlere yeni bir fırsat sunuyor. ‘Franchise Destek Paketi’yle Türkiye’de franchise sistemiyle çalışan yaklaşık 2 bin markayla işbirliği imkanı yakalayacak girişimciler, 48 ay vadeli leasing ve KFD avantajına ek olarak; 6 ay ödemesiz dönem imkanı, ücretsiz sabit POS ve uygun fiyatlarla mobil POS hizmetinden de yararlanabilecek.

Katılım bankacılığı prensiplerine uygun olarak sunulan fırsatlarla iş kurmak isteyenlere büyük fırsatlar sunan Albaraka, girişimcilerin iş dünyasına entegre olabilmesi için sunduğu fırsatlarla hem ekonomimize can suyu olmayı hem de yeni çalışma sahaları açarak çok daha fazla kişinin istihdam edilmesini hedefliyor.

Albaraka’nın ‘Franchise Destek Paketi’ nden faydalanan müşteriler internet üzerinden yapılan havale, EFT; şubeden havale, diğer bankalardan çek tahsili ve hesap işletim ücreti gibi başlıklarda sınırsız hizmet alabilecekleri ‘Süper Kobi Paketi’ne de 3 ay boyunca ücretsiz sahip olacaklar.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Birikimini Fırsata Dönüştürmek İsteyenler Sermaye Piyasaları Kongresi'ne Davetlisiniz!

$
0
0

“Güçlü Sermaye Piyasaları, Güçlü Türkiye’’ ana teması ile düzenlenen Sermaye Piyasaları Kongresi, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin ev sahipliğinde 4-5 Kasım 2016 tarihlerinde Wyndham Grand İstanbul Levent Oteli'nde gerçekleştirilecek.

Başbakan Yardımcısı Sayın Nurettin Canikli, Maliye Bakanı Sayın Naci Ağbal, SPK Başkanı Sayın Dr. Vahdettin Ertaş ve Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Himmet Karadağ’ın açılış konuşmaları ile başlayacak olan kongre, önde gelen finans uzmanlarını, akademisyenleri, piyasa temsilcilerini, kurumsal ve bireysel yatırımcıları bir araya getirecek.

4 Kasım 2016, Cuma
10:00-11:15
Açılış
  • T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
  • TSPB Başkanı ve Kongre Başkanı İlhami Koç
  • Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli
11:15 - 11:45Güçlü Sermaye Piyasaları, Güçlü Türkiye
  • Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli
  • Moderatör : BloombergHT TV Genel Yayın Yönetmeni Cüneyt Başaran
11:45–12:30Dünya Ekonomisinde Rüzgar Ne Yönde Esiyor?
  • The Economist Avrupa Editörü  Oliver August
12:30–13:30Öğle Yemeği
13:30–14:15
1. PANEL - Sermaye Piyasalarında Düzenleme Eğilimleri
  • Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş
  • T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Ahmet Genç
  • T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Başkanı Mehmet Bostan
  • Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ
  • Moderatör : TSPB Başkanı ve Kongre Başkanı İlhami Koç
14:15-14:30 Power Break
14:30–15:15

Eş Zamanlı Oturumlar

A- Türkiye Varlık Fonu ve Kamu Altyapı Projelerinin Finansmanı

  • Sermaye Piyasası Kurulu Başkan Yardımcısı Ayşegül Ekşit
  • T.C. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Başkan Yardımcısı Bekir Emre Haykır
  • European Bank for Reconstruction and Development Türkiye Direktörü Jean-Patrick Marquet
  • İller Bankası A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ender Aykut Yılmaz
  • Moderatör: YDA Grup Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Arslan

B- İslami Finans ve Katılım Bankacılığı / Fırsatlar, Sorunlar, Çözümler

  • Türkiye Katılım Bankaları Birliği Genel Sekreteri Osman Akyüz
  • Dünya Bankası İslami Finans Merkezi Direktörü Zamir Iqbal
  • Ziraat Katılım Bankası A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi - Genel Müdür Osman Arslan
  • Moderatör: HSBC Bank A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Hulusi Horozoğlu
15:15–15:30 Power Break
15:30–16:15

Eş Zamanlı Oturumlar

A- Kalıcılığın Anahtarı: Halka Açılma

  • Halk Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Bülent Sezgin
  • Balcıoğlu Selçuk Akman Keki Avukatlık Ortaklığı Sermaye Piyasaları Grubu Başkanı Müfit Arapoğlu
  • Borusan Otomotiv İthalat ve Dağıtım A.Ş. CFO - Dr. Kerim Kazgan
  • Kibar Holding A.Ş. CFO - Sabri Tütüncü
  • Moderatör: BloombergHT TV Ekonomi Müdürü Gökhan Şen

B- Fintech ve Sermaye Piyasalarına Etkisi

  • İTÜ İşletme Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cumhur Ekinci
  • Matriks Bilgi Dağıtım Hizmetleri AR-GE Direktörü Harun Özkan
  • Tradesoft Business Services Genel Müdür Yardımcısı Kürşat Alparslan
  • İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Bölüm Yönetmeni Uluhan Başağa
  • TEB Dijital Bankacılık Direktörü Deniz Devrim Cengiz
  • Moderatör: Borsa İstanbul Eski Genel Müdür Yardımcısı Aydın Seyman
16:15–16:30Power Break
16:30–17:30 2. PANEL – Yabancı Yatırım Fonlarının Tercihi: Türkiye
  • Templeton Portföy Yönetimi Ülke Müdürü Erman Kalkandelen
  • Moon Capital Vice President - Karim Sawabani
  • PAAMCO Miren CEO - Emre Temiz
  • Aberdeen Asset Managers, Portfolio Manager (EQ) William John Scholes
  • Moderatör: SVP - Garanti Bankası - Handan Saygın
17:30–18:00Network Break (Coffee Break)
18:00–18:15Gayrimenkul Dünyamız
  • GYODER Başkanı Aziz Torun

18:15–19:00
3. PANEL – Gayrimenkul Finansmanında Sermaye Piyasasındaki Fırsatlar
  • Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO Hasan Rahvalı
  • GYODER Başkan Yardımcısı ve PWC Ortağı Ersun Bayraktaroğlu
  • 24 Gayrimenkul Portföy Yönetimi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Yeniay
  • Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur
  • Moderatör: GYODER Başkan Yardımcısı & RE-PİE Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Sur

5 Kasım 2016, Cumartesi
09:30–10:15

Eş Zamanlı Oturumlar

A- Alternatif Finansman Modelleri- Start Up, Kitlesel Fonlama (Crowdfunding), Melek Yatırımcı Ağları

  • Keiretsu Forum Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Aydonat Atasever    
  • BiTaksi Yönetim Kurulu Başkanı Nazım Salur
  • Crowdfon.com Kurucu Ortağı Savaş Ünsal
  • Genç Başarı Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Berrak Kutsoy
  • Moderatör: Borsa İstanbul A.Ş. Araştırma ve İş Geliştirme Bölüm Müdürü Recep Bildik

B- Sermaye Piyasalarında Kariyer Planlaması

  • Finansal Planlama Derneği Başkanı Murat Ergin
  • Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Arısoy
  • Coca Cola İçecek A.Ş. Yatırımcı İlişkileri Müdürü Dr. Deniz Can Yücel
  • Moderatör: Kariyer.net CEO Yusuf Azoz         
10:15–10:30 Power Break
10:30–11:15Davranışsal Finans
  • Yazar ve İş Adamı Rolf Dobelli (Hatasız Düşünme Sanatı Kitabı Yazarı)
11:15–11:45Network Break (Coffee Break)
11:45–12:30

Eş Zamanlı Oturum

A- Türev Araçlar: Kitle İmha Silahı Mı, Yoksa Risklerin İlacı Mı?

  • Borsa İstanbul A.Ş. Finansal Türev Ürünler Piyasası Bölüm Müdürü Harun Özay
  • Halk Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Direktörü Alpogan Erdoğan
  • Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Grup Müdürü Sermet Sevil
  • Deutsche Securities Menkul Değerler A.Ş. Genel Müdürü Albert Krespin
  • Moderatör: Saha Rating A.Ş. Kurucu Ortak ve YK Başkan Yardımcısı Ali Perşembe

B- Halka Açık Şirketlerde Yatırımcı İlişkileri Yönetimi

  • TAV Yatırımcı İlişkileri Direktörü Nursel İlgen, CFA
  • Akbank Sürdürülebilirlik ve Yatırımcı İlişkileri Direktörü Cenk Göksan
  • Ford Otosan Yatırımcı İlişkileri Müdürü Aslı Selçuk
  • Moderatör: Burgan Yatırım  Menkul Değerler A.Ş. Eski Genel Müdür Yardımcısı Nergis Kasabalı
12:30–12:45Power Break
12:45–13:304. PANEL – Risk Yönetimi ve Forex
  • Noor Capital Market Menkul Değerler A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi - Genel Müdür Jihad Shannak
  • Invest AZ Genel Müdür Yönetim Kurulu Başkanı Elshan Guliyev     
  • Alnus Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Genel Müdürü Egemen Kaya
  • Saxo Capital Markets Menkul Değerler A.Ş. Genel Müdürü Savaş Divanlıoğlu
  • Swissquote Piyasa Uzmanı Arnaud Masset
  • Moderatör: BloombergHT TV Sunucu  Açıl Sezen
13:30–14:30Öğle Yemeği
14:30–15:155. PANEL – Sermaye Piyasasının Yıldız Ürünü: Özel Sektör Borçlanma Araçları
  • Halk Portföy Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Alim Telci
  • Sermaye Piyasaları Kurulu OFD Daire Başkan Yardımcısı Eser Şağar
  • Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Sermaye Piyasaları Birim Başkanı Sadık Çulcuoğlu
  • SAHA Rating A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Selim Sühan Seçkin
  • YDA Group Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Arslan
  • Moderatör: TSPB Başkan Vekili Dr. Berra Doğaner
15:15-16:306. PANEL – Bireysel Emeklilik Sistemi – Geleceğe Yatırım
  • T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Uluç İçöz
  • Garanti Emeklilik ve Hayat A.Ş. Genel Müdürü Cemal Onaran
  • Aviva SA Emeklilik ve Hayat A.Ş. CEO Meral Eredenk Kurdaş
  • Yapı Kredi Portföy Yönetimi A.Ş. Emeklilik Fonları Genel Müdür Yardımcısı Murat Öner
  • Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş. Genel Müdürü Mehmet Uğur Erkan
  • Moderatör: İş Portföy Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Tevfik Eraslan
16:30–17:00Power Break (Coffee Break)
17:00–19:00 Kapanış Töreni
  • Sponsorlara teşekkür plaketi sunumu
  • Sayın İlhami Koç - TSPB Başkanı ve Kongre Başkanı - Kongre ile ilgili kapanış konuşması
  • Kamera Elinde Geleceğin Cebinde Kısa Film Yarışması Ödülü
  • Aile fotoğrafı ve kapanış

İstanbul'un dünya finans merkezleri arasında yer alması vizyonuyla düzenlenen Sermaye Piyasaları Kongresi'ne katılmak isteyen okurlarımızın güvenlik nedeni ile  0212 280 85 67-146 numaralarından LCV isteğinde bulunmaları gerekiyor.

“Güçlü Sermaye Piyasaları, Güçlü Türkiye’’ ana teması ile düzenlenen Sermaye Piyasaları Kongresi hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.sermayepiyasalari.com web adresini ziyaret edebirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz. 

2016 Yılının Yıldız "Anadolu Markaları" Açıklandı!

$
0
0

Fibabanka ve Vodafone ana sponsorluğunda, Capital ve Ekonomist dergileri tarafından düzenlenen“Anadolu Markaları Yarışması” sonuçları açıklandı.

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Anadolu Markaları Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu. Türkiye’nin yükselişine öncülük eden markalar, Capital ve Ekonomist dergileri tarafından Fibabanka ve Vodafone ana sponsorluğunda düzenlenen yarışma ile belirlendi. Anadolu’nun yükselen yıldızları bu yıl büyük ve küçük işletmeler ile dijital dönüşüm başlıkları altında toplam 5 ayrı kategoride yarıştı. Yarışmada 19 firma ödüle hak kazandı.

Anadolu’da marka bilincini yerleştirmeyi ve “marka olma” konusunu öne çıkarmayı amaçlayan yarışmada, 2016 yılında izledikleri marka stratejileriyle başarı öyküsü yaratan 19 firma ödül kazandı.

Yarışmaya Anadolu’nun dört bir yanından başvurular yapıldı. Büyük İşletmeler Ticaret, Tarım-Gıda, İmalat alt kategorilerinde ayrı ayrı değerlendirilirken, Küçük İşletmeler ve Dijital Dönüşüm başlıkları altında firmalar ayrıca ödüllendirildi.

Capital ve Ekonomist dergileri Yayın Direktörü M.Rauf Ateş’in ev sahipliği yaptığı ödül töreninde, Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı M. Sinan Kızıldağ, Fibabanka Genel Müdürü Bekir Dildar ve yarışmanın eş-sponsorluğunu üstlenen Sinpaş GYO iş dünyasının temsilcileri ile bir araya geldi.

Fibabanka Genel Müdürü Bekir Dildar konuşmasında şunları söyledi:

“Bankacılık sektörünün önemli görevlerinden biri, ticaret, imalat ve tarım alanlarında ülkemize önemli katma değer sağlayan Anadolu şirketlerinin güçlenmesine destek vermek. Biz Fibabanka olarak bu görevi kurulduğumuz günden bu yana büyük bir inançla yürütüyoruz. Sunduğumuz uluslararası standartlardaki bankacılık hizmetini ülkemizin dört bir yanına hızla yaygınlaştırıyor, KOBİ’lerimizin ihtiyaç ve taleplerine kulak vererek yeni ürün ve servislerimizi bu doğrultuda kurguluyoruz. Biliyoruz ki, güçlü ve rekabette başarılı markalar, dijitalleşmenin sağladığı olanakları en verimli kullanan şirketler oluyor. Bu nedenle Dijital Dönüşüm Kredisi Paketi’ni hizmete sunduk, dijital ürünlerimizle yenilikçi ve hızlı bankacılık anlayışımızı daha da geliştirdik. Sponsoru olduğumuz Anadolu Markaları Yarışması’nda, başta Dijital Dönüşüm kategorisinde ödül alanlar olmak üzere tüm Türkiye’ye başarılarıyla örnek olan şirketleri tebrik ediyorum. Fibabanka, daima Anadolu markalarının destekçisi olacak.”

Vodafone Türkiyeİcra Kurulu Başkan Yardımcısı M. Sinan Kızıldağ:

“Vodafone Türkiye olarak Türkiye'nin Dijital Dönüşümüne liderlik etme vizyonumuz doğrultusunda, ülkemizdeki işletmelerin telekomünikasyon ve teknoloji ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca çözümler geliştiriyor ve uyguluyoruz. Anadolu işletmelerine ilham olmak amacıyla düzenlenen Anadolu Markaları projesi, işletmelerin Dijital Dönüşümüne ilham verme misyonumuzla doğrudan örtüşmesi nedeniyle bizim için önem taşıyor. Bu proje sayesinde, Yarına Hazırım Platformumuz ile destek verdiğimiz dijitalleşme hareketini şehir bazında detaylandırarak işletmelere markalaşma yolunda teknolojinin önemini anlatma imkânı bulduk. Tüm bu süreçte ‘Anadolu Markaları’ adı altında bir yarışma da düzenleyerek İstanbul dışındaki illere marka bilinicini yerleştirmeyi, marka olma konusunu öne çıkarmayı hedefledik. Bu kapsamda 17 şirketi ‘Anadolu’nun Yükselen Markası’ olarak belirledik. Bu ödüller haricinde, Vodafone ve Fibabanka olarak, ilk defa Dijital Dönüşüm Özel Ödülünü takdim ediyoruz. Vodafone olarak, Anadolu Markaları projesiyle yalnız büyük şehirlerde değil tüm Anadolu’da işletmelerin Dijital Dönüşümde yerini alması ve uluslararası pazarlarda aktif faaliyet göstermesi yolunda önemli bir sinerji yarattığımıza inanıyoruz. Bu vesileyle, ödül alan tüm işletmelerimizi tebrik ediyoruz.”

Anadolu Markaları 2016 Ödül Kazananlar Listesi

Ödüller, Küçük ve Büyük İşletmeler ve Dijital Dönüşüm olmak üzere 3 grupta verildi. “Büyük İşletmeler” kapsamında, Ticaret, Tarım-Gıda ve İmalat alt kategorilerinde 9 firma ilk üç dereceyi paylaşırken 4 firma da jüri özel ödülüne layık görüldü. “Küçük İşletmeler” kapsamında ilk üçe giren firmaların yanı sıra bir de jüri özel ödülü verildi. Dijital Dönüşüm kategorisinde ise 2 firma ödül aldı.

Büyük İşletmeler

Ticaret

  • Makro Market
  • Biletal
  • Calista Luxury Resort
  • Jüri Özel Ödülü: Sadık Grubu ve Bilkent Cyberpark

Tarım-Gıda

  • Ulusoy Un
  • İpek Hanım’ın Çiftliği
  • Oba Makarnacılık
  • Jüri Özel Ödülü: Estuz

İmalat

  • Yataş Grup
  • Alpala Grup
  • Berdan Cıvata
  • Jüri Özel Ödülü: Ofisline

Küçük İşletmeler

  • Bilge Çiftliği
  • Ceyda Gıda
  • Valiz Dünyası
  • Jüri Özel Ödülü: Ganioğulları/ Elif Konsept

Dijital Dönüşüm Ödülü

  • Şimşek Bisküvi

Anadolu Markaları hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.anadolumarkalari.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

    Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

    Sanayinin Geleceği, Akıllı Ürünler Üreten Akıllı Fabrikalarda!

    $
    0
    0

    Türkiye İnovasyon Haftası Adana 2016, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) işbirliği ile 27 – 28 Ekim tarihlerinde  Adana Hiltonsa Otel’de gerçekleştirildi.

    Ürettiği akıllı ve ileri teknoloji ürünü araçlarla dünyanın 66 ülkesine otobüs ihraç eden TEMSA etkinlikte büyük ilgi gördü. TEMSA Ar-Ge ve Teknoloji Direktörü İbrahim Eserce, Türkiye İnovasyon Haftası Adana 2016’da “Türkiye’de İnovasyon ve Endüstri 4.0” panelinde “Sanayinin geleceği, akıllı fabrikalarda akıllı ürünler üretmekten geçiyor” dedi.

    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ile Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 2’nci günün açılışında yaptıkları konuşmalarda Türkiye için inovasyonun gerekliliğine ve önemine dikkat çekti.

    Türkiye’de inovasyon konusunda gözle görülür bir yükseliş olduğu söyleyen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, inovasyonun Türkiye’nin gelişimi için şart olduğunu vurguladı.

    Üreticilerin taleplerini bakanlık olarak önemsediklerini anlatan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye’nin 4’üncü Sanayi Devrimi’ne hazırlıklı olması gerektiğini söyledi. Bakan Özlü, bakanlık olarak bu alanda çalışmalar yaptıkları bilgisini verdi.

    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci konuşmasında, tasarım yapılırken milli ve manevi değerlerle uyuşan tasarımlar yapılmasına vurgu yaptı. Bakan Zeybekci, üniversite-gerek hayat birlikteliğinin önemine de dikkat çekti.

    Kamu ve özel sektör kuruluşlarıyla ihracatçılar ve karar vericiler arasında koordinasyonu sağlamak amacıyla organize edilen Türkiye İnovasyon Haftası Adana 2016’nın 2’nci gününde düzenlenen“Türkiye’de İnovasyon ve Endüstri 4.0” panelinde TEMSA Ar-Ge ve Teknoloji Direktörüİbrahim Eserce, “Sanayinin geleceği konuşulurken artık üretkenlikten değil; akıllı robotlar, simülasyon, yatay - dikey yazılım entegrasyonu, büyük veri ve analizi, nesnelerin interneti, bulut, siber güvenlik, eklemeli üretim (3-D baskı), arttırılmış gerçeklik teknolojileri kullanılarak ‘Akıllı Fabrikalar’ kurmaktan ve bu fabrikalarda ‘Akıllı Ürünler’ üretilmekten bahsediliyor. TEMSA liderliğini sürdürdüğü otobüs pazarında otobüs üretmekle birlikte akıllı ürünlerini akıllı fabrikalarda, geleceğin ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler üreten teknoloji şirketi olma yolunda ilerlediğini vurgulayarak yapıyor. Bu doğrultuda TEMSA’nın vizyonu; akıllı ulaşım çözümleri üreten, yenilikçi ve girişimci, fark ve değer yaratan teknoloji şirketi olma” dedi.

    Etkinlikte, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, TEMSA’nın geliştirdiği ve ABD pazarına sunulan TS45 aracını, Adana Valisi Mahmut Demirtaş ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü ile birlikte inceledi. Bakan Faruk Özlü, “Türk sanayicisinin yurt içinde ve yurt dışındaki başarıları hepimize gurur veriyor. TEMSA’yı, başarılı çalışmalarından ve Amerika’daki her geçen gün artan pazar payından dolayı kutluyorum” diye konuştu.

    TEMSA, Türkiye İnovasyon Haftası Adana’ 2016 kapsamında 4 farklı etkinliğin organizasyonunu gerçekleştirdi.

    • “ABD pazarı için geliştirilen yenilikçi TS45 otobüsü, Türkiye İnovasyon Haftası’nda AirBrush sanatı ile buluşuyor”,
    •  “Gençler Yazılım ile Buluşuyor”,
    • “TEMSA Maker Lab deneyimini paylaşıyor”,
    • “Deneyim Laboratuvarı, TEMSA-STM Trafik Kazalarının Büyük Veri ile Önceden Tespit Edilmesini paylaşıyor”

    başlıklı etkinliklerİnovasoyon Haftası katılımcılarından yoğun ilgi gördü. TEMSA İnovasyon ve Ürün Müdürü Mert Özkaynak,“Yapılan etkinliklerde, teknoloji şirketi olma vizyonu ile TEMSA tarafından hayata geçirilen Smart Mobility programlarından kesitler katılımcılar ile paylaşıldı. Ayrıca ‘Açık İnovasyon’ platformuna çok önem veriyoruz ve bu amaçla tüm katılımcılara TEMSA'ya özel geliştirilen ve benzersiz olan ‘Dijital Yenilikçilik ve Girişimcilik’ uygulamamızı, ödüllü yarışmalarımızı, Open Bus platformumuzu tanıttık” dedi.

    Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

    Girişimciler, Devletimizin Kırsal Kalkınma Desteklerini Kaçırmayın

    $
    0
    0

    Devlet, son dönemlerde birçok alanda verdiği gibi yine çok kapsamlı bir destek programı açıkladı. Süreli müracaat yapılacak olan bu destekleri tüm ayrıntıları ile sizlerle paylaşacağım. Kırsal kalkınma konusunda yatırımcı ve girişimcilerin bu destekleri ayrıntılı incelemesi ve şartları uygun olanların müracaat etmesini öneririm.

    Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 21 Ekim 2016 tarihli Resmi Gazete’ de kırsal kalkınma destekleri kapsamında tarıma dayalı yatırımların desteklenmesi hakkında 2016/37 sayılı tebliği ile duyurduğu destekler ve yararlanma şekillerini makalemizde ayrıntılı okuyabilirsiniz.

    Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Ne Amaçlanıyor?

    Doğal kaynaklar ve çevrenin korunmasını dikkate alarak, kırsal alanda gelir düzeyinin yükseltilmesi, tarımsal üretim ve tarıma dayalı sanayi entegrasyonunun sağlanması için küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi, tarımsal pazarlama altyapısının geliştirilmesi, gıda güvenliğinin güçlendirilmesi, kırsal alanda alternatif gelir kaynaklarının oluşturulması, kırsal ekonomik altyapının güçlendirilmesi, tarımsal faaliyetler için geliştirilen yeni teknolojilerin üreticiler tarafından kullanımının yaygınlaştırılması, yürütülmekte olan kırsal kalkınma çalışmalarının etkinliklerinin artırılması, kırsal toplumda yerel kalkınma kapasitesinin oluşturulmasına katkı sağlamak için yeni teknoloji içeren yatırımların desteklenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemeyi amaçlanmaktadır.

    Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenen Yatırım Konuları

    Ekonomik yatırım konularında;

    a) Tarımsal ürünlerin işlenmesi, depolanması ve paketlenmesine yönelik yeni tesislerin yapımı,
    b) Tarımsal ürünlerin işlenmesi, depolanması ve paketlenmesine yönelik mevcut faal olan veya olmayan tesislerin kapasite artırımı ve/veya teknoloji yenilenmesi,
    c) Tarımsal ürünlerin işlenmesi, depolanması ve paketlenmesine yönelik kısmen yapılmış yatırımların tamamlanması,
    ç) Yenilenebilir enerji kaynakları kullanan yeni seraların yapımı,
    d) Bu Tebliğ kapsamında bulunan konularla ilgili tarımsal faaliyetlere yönelik yapılmış tesisler ile yapılacak tesislerde, ayrıca üç dekardan küçük olmaması şartıyla örtü altı kayıt sistemine kayıtlı mevcut modern seralarda kullanılmak üzere; yenilenebilir enerji kaynaklarından jeotermal ve biyogazdan ısı ve/veya elektrik üreten tesisler ile güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik üreten tesislerin yapımı,
    e) Tarımsal üretime yönelik sabit yatırımlar,
    f) Hayvansal ve bitkisel orjinli gübre işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması hibe desteği kapsamında değerlendirilir.

    Kırsal ekonomik altyapı yatırım konularında;

    a) Kırsal turizm yatırımları,
    b) Çiftlik faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik altyapı sistemleri,
    c) El sanatları ve katma değerli ürünler,
    ç) Bilişim sistemleri ve eğitimi hibe desteği kapsamında değerlendirilir.

    Tarımsal Ürünlerin İşlenmesi Kapsamında,

    • Başka bir yatırım tesisinde ilk işlemesi yapılan mamul ürünün ikincil işlenmesine ve paketlenmesine yönelik yatırım teklifleri hibe desteği kapsamında değerlendirilmez. Sert kabuklu meyveler bu madde kapsamında değildir.
    • Un ve karma yem konularında yeni yatırım tesisi başvuruları kabul edilmez. Kütlü pamuk konusunda kapasite artırımı ve/veya teknoloji yenileme dışındaki başvurular kabul edilmez. Çay konusunda sadece yaş çay üretiminin yapıldığı illerdeki başvurular kabul edilir.
    • Tarımsal ürünlerin depolanmasına yönelik yeni tesis başvurularında sadece çelik silo ve soğuk hava deposu hibe desteği kapsamında değerlendirilir.
    • Yatırımcılar tüm yatırım konularında ülke genelinde sadece bir adet proje başvurusunda bulunabilir.
    • Kırsal ekonomik altyapı yatırımlarından kırsal turizm için yeni tesis, diğer yatırımlar için kapasite artırımı ve/veya teknoloji yenileme konusunda başvuru yapılabilir. Ayrıca, kırsal turizm ve el sanatları ve katma değerli ürünler konularına sadece kırsal alanda başvuru yapılabilir.
    • Kırsal ekonomik altyapı yatırımlarından çiftlik faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik altyapı sistemleri hariç, bütün başvurularda başvuruya esas yatırım konusunun hibe desteği kapsamında değerlendirilebilmesi ve hibe desteğinden yararlanabilmesi için, alınmış veya alınacak olan yapı ruhsatı ve yapı kullanım izin belgelerinin mutlaka başvuru konusu ile uyumlu olması gerekir.
    • Bütün başvurularda yatırım yerinin; başvuru sahibi adına olması veya Hazine, belediye, il özel idaresi, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, ticaret borsası, Vakıflar Genel Müdürlüğü, organize sanayi bölgesi, tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgesi ve küçük ihtisas sanayi sitesinden başvuru sahibi adına bu Tebliğin yayımı tarihinden itibaren en az yedi yıl tahsis/irtifak tesis edilmiş olması veya Hazine, belediye, il özel idaresi, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, ticaret borsası, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile bunlar dışında kalan tüzel ve gerçek kişilerden bu Tebliğin yayımı tarihinden itibaren en az yedi yıl kiralanmış olması gerekir. Tarımsal amaçlı kooperatiflerce balıkçı barınaklarına yapılacak olan bütün yatırım konularına ait başvurularda yedi yıl kira süresi şartı aranmaz.
    • Yatırım, mülkiyeti veya kullanım hakkı başvuru sahibine ait olmak üzere bitişik birden fazla parselde yer alabilir. Mevcut seralarda kullanılmak üzere yenilenebilir enerji üretim tesisi konulu başvurularda güneş enerjisi kullanılması halinde teknik gerekçelerinin açıklanması ve ilgili mevzuata aykırı olmaması durumunda paneller komşu parsellerde yer alabilir.

    Uygulama İllerinin Yatırım Konuları

    Program çerçevesinde Afyonkarahisar, Ağrı, Amasya, Ankara, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Giresun, Hatay, Isparta, Mersin, Kars, Kastamonu, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muş, Nevşehir, Ordu, Samsun, Sivas, Tokat, Trabzon, Şanlıurfa, Uşak, Van, Yozgat, Aksaray, Karaman, Ardahan illerinde;

    • Yaş meyve sebze tasnif, paketleme ve depolama yatırımları hariç bitkisel ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması,
    • Hayvansal ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması konusunda sadece ham derinin işlenmesi,
    • Soğuk hava deposu, Çelik silo,
    • Hayvansal ve bitkisel orjinli gübre işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması,
    • Yenilenebilir enerji kullanan yeni sera,
    • Kırsal ekonomik alt yapı yatırım konularından; çiftlik faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik altyapı sistemleri, bilişim sistemleri ve eğitimi yatırımları,

    Adana, Adıyaman, Antalya, Artvin, Bilecik, Bingöl, Bitlis, Bolu, Edirne, Eskişehir, Gaziantep, Gümüşhane, Hakkari, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kırklareli, Kırşehir, Kocaeli, Muğla, Niğde, Rize, Sakarya, Siirt, Sinop, Tekirdağ, Tunceli, Zonguldak, Bayburt, Kırıkkale, Batman, Şırnak, Bartın, Iğdır, Yalova, Karabük, Kilis, Osmaniye ve Düzce illerinde ise;

    • Bitkisel ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması,
    • Hayvansal ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması,
    • Su ürünlerinin işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması, Soğuk hava deposu,
    • Çelik silo,
    • Hayvansal ve bitkisel orjinli gübre işlenmesi, paketlenmesi ve depolanması,
    • Yenilenebilir enerji kullanan yeni sera,
    • Yenilenebilir enerji üretim tesisleri,
    • Tarımsal üretime yönelik sabit yatırımlar,
    • Kırsal ekonomik alt yapı yatırım konularından; kırsal turizm, çiftlik faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik altyapı sistemleri, el sanatları ve katma değerli ürünler, bilişim sistemleri ve eğitimi yatırımları hibe desteği kapsamında değerlendirilir.

    Yatırım Süresi

    Yatırım projelerinin tamamlanma son tarihi 1.12.2017’dir. Bu tarih itibarıyla tamamlanamayan projeler, yatırımcıların talebi ve il müdürlüğünün uygun görmesi halinde kendi kaynakları ile doksan günü aşmamak üzere verilecek süre içinde tamamlanır.

    Ekonomik Yatırımlar İçin Başvuru Sahiplerinde Aranacak Özellikler

    • Yatırım konularını gerçekleştirmek üzere hazırlanacak proje başvuruları gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılır.
    • Kırsal ekonomik alt yapı konularından kırsal turizm ve el sanatları ve katma değerli ürünler hariç başvuru sahibi gerçek ve tüzel kişilerin, Bakanlık tarafından oluşturulan çiftçi kayıt sistemine veya Bakanlık tarafından oluşturulmuş diğer kayıt sistemlerine son başvuru tarihinden önce kayıtlı olması gerekir.
    • Tüm yatırımlara yönelik proje konularına başvurabilecek tüzel kişilerin idari ve mali açıdan kamudan bağımsız olması gerekir.
    • Tüm yatırımlar için son başvuru tarihinden önce kurulan; Kollektif şirket, limited şirket ve anonim şirket şeklinde kurulmuş olan şirketler ve bunların aralarında oluşturdukları ortaklıklar, Tarımsal amaçlı kooperatifler, üretici birlikleri ile bunların üst birlikleri ekonomik yatırım konularına tüzel kişilik olarak başvurabilirler.
    • Kuruluşların proje başvurusu, hibe sözleşmesi imzalanması ve uygulamaların gerçekleştirilmesi konularında yetkili kurullarından son başvuru tarihinden önce yetki almış olması ve bu yetki belgesini proje başvurularında ibraz etmiş olmaları gerekir.

    Ekonomik Yatırım Konularında Yatırım Tutarı ve Destekleme Oranı

    • Bitkisel ürün işlenmesi, paketlenmesi ve depolanmasına yönelik yatırımlardan yaş meyve sebze tasnif, paketleme ve depolama yatırımları için 2.000.000 Türk Lirası, tohum işleme, paketleme ve depolama yatırımları için 2.000.000 Türk Lirası, bunun dışında kalan yatırımlar için 1.500.000 Türk Lirası,
    • Hayvansal ürün işlenmesi, paketlenmesi ve depolanmasına yönelik yatırımlar için 2.000.000 Türk Lirası,
    • Su ürünleri işlenmesi, paketlenmesi ve depolanmasına yönelik yatırımlar için 2.000.000 Türk Lirası,
    • Hayvansal ve bitkisel orjinli gübre işlenmesi, paketlenmesi ve depolanmasına yönelik yatırımlar için 2.000.000 Türk Lirası,
    • Yenilenebilir enerji kaynakları kullanan yeni seraların yapımına yönelik yatırımlar için 2.000.000 Türk Lirası,
    • Soğuk hava deposu yapımına yönelik yeni yatırımlar için 1.500.000 Türk Lirası,
    • Çelik silo yapımına yönelik yeni yatırımlar için 1.500.000 Türk Lirası,
    • Bu Tebliğ kapsamında bulunan konularla ilgili tarımsal faaliyetlere yönelik yapılmış tesislerde kullanılmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarından jeotermal ve biyogazdan ısı ve/veya elektrik üreten tesisler ile güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üreten tesislerin yapımına yönelik yatırımlar için 2.000.000 Türk Lirası,
    • Tarımsal üretime yönelik sabit yatırımlardan mantar yetiştiriciliğine yönelik sabit yatırımlar için 1.000.000 Türk Lirası, büyükbaş hayvan yetiştiriciliğine yönelik sabit yatırımlar için 1.500.000 Türk Lirası, küçükbaş ve su ürünleri yetiştiriciliğine yönelik sabit yatırımlar için 1.000.000 Türk Lirası üst limitini geçemez.

    Kırsal Ekonomik Alt Yapı Yatırım Konularında Hibeye Esas Proje Tutarı

    • Kırsal turizme yönelik yeni tesis yatırımları için 1.500.000 Türk Lirası,
    • Çiftlik faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik altyapı sistemlerine yönelik yatırımlar için 500.000 Türk Lirası,
    • El sanatları ve katma değerli ürünlere yönelik yatırımlar için 500.000 Türk Lirası,
    • Bilişim sistemleri ve eğitimine yönelik yatırımlar için 500.000 Türk Lirası üst limitini geçemez.
    • Hibeye esas proje tutarı alt limiti en az 30.000 Türk Lirası’dır. Bu limitin altındaki başvurular kabul edilmez.
    • Hibeye esas proje tutarının %50’sine hibe yoluyla destek verilir. Diğer %50’si oranındaki tutarı başvuru sahipleri temin etmekle yükümlüdür.
    • Proje bütçesi KDV (Katma Değer Vergisi) hariç hazırlanır.
    • Proje toplam tutarının; bu maddede belirlenen hibeye esas proje tutarını aşması durumunda, artan kısma ait işlerin proje sahiplerince ayni katkı olarak finanse edilmesi ve yatırım süresi içerisinde tamamlanması gerekir. Bu durumun hibe başvurusu ile beraber taahhüt edilmesi şarttır.
    • Küçük ve orta ölçekli ekonomik faaliyetlere yönelik yatırım tesislerinin desteklenmesi amaçlandığından, başvuruda belirtilen proje toplam tutarı ile yatırım konusunun tam olarak gerçekleşmesi sağlanır.

    Hibe Desteği Kapsamındaki Proje Gider Kalemleri

    Öngörülen yatırım projesinin ayrılmaz bir parçası ve projenin faaliyete geçmesi için kaçınılmaz olan bu maddede belirtilen giderler, ilgili bölümlerde belirtilen istisnalar geçerli olmak kaydıyla hibe desteği kapsamında değerlendirilir.

    Yatırım Uygulamalarına Ait;

    • İnşaat işleri alım giderlerine,
    • Makine, ekipman ve malzeme alım giderlerine hibe desteği verilir.
    • Yatırımcılar tarafından, proje kapsamında satın alınacak ve hibe desteği verilecek tüm makine, ekipman, malzeme ve inşaat işleri ihale sonucunda belirlenen yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler kapsamında sağlanır.
    • Yatırımcılar ve ortakları tarafından sürekli çalıştırılan, düzenli, dönüşümlü, yarı zamanlı ve geçici olarak işe alınmış kişiler, kamu çalışanları, kamu kurumları ile kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlar yüklenici olamaz.
    • Hibeye esas proje tutarını oluşturan, hibe desteği verilecek proje giderleri mutlaka teknik projeye ve piyasa etütlerine dayandırılır ve proje başvurularında ayrıntılı olarak belirtilir.
    • Hibe sözleşmesine bağlanan hibeye esas proje tutarı, uygulama sürecinde artırılamaz. Ancak sözleşmeye bağlanan tutarı aşmamak kaydıyla gider kalemleri arasında ilgili maddelerde belirtilen kısıt ve limitlere aykırı olmamak üzere aktarımlar yapılabilir.
    • Yatırımcı, hibeye esas proje giderlerinden inşaat ve makine ekipmanı ayrı ayrı ihale edebileceği gibi bu giderlerin tamamını tek bir ihale şeklinde de gerçekleştirebilir.

    İnşaat İşleri Alım Giderleri

    • Program kapsamında hibe desteği verilecek inşaat işleri alım giderleri, projenin faaliyete geçmesi için kaçınılmaz olan inşaat işlerini kapsar.
    • Yeni yatırım başvurularında hibeye esas proje gideri sadece inşaat faaliyetinden ibaret olamaz. Ancak çelik silo, soğuk hava deposu ve yenilenebilir enerji kaynakları kullanan sera yatırımları sadece inşaat faaliyetinden ibaret olabilir.
    • İnşaatın yapılma yöntemi ile kullanılacak teknolojiyi açıklayan, inşaat işleriyle doğrudan ilgili malzeme, işçilik, makine, ekipman kullanım veya iş makinesi giderlerini kapsayan ve gider türü, ölçü birimi, miktar, birim fiyat ve tutar ayrıntılarını da ihtiva eden taslak yapım şartnameleri ve uygulama aşamalarını süreleriyle birlikte gösterir bir iş programı da proje başvuruları ekinde sunulur.
    • İnşaat işleriyle ilgili mimari, statik, elektrik, sıhhi tesisat ve çevre düzenlemesine ait uygulama projelerinin ve bu projelere ait metraj ile keşif özetlerinin imzalı suretleri incelenmek üzere hibe sözleşmesi ekinde sunulmuş olması gerekir. İnşaat işleriyle ilgili mimari, statik, elektrik, sıhhi tesisat ve çevre düzenlemesine ait uygulama projelerini hazırlayan kişinin ilgili meslek odasına kayıtlı olması şarttır.
    • İdari kısımlarla ilgili harcamalar, hibeye esas inşaat giderinin %15’ini, çevre düzenlemelerinde de hibeye esas inşaat giderinin %15’ini aşamaz.
    • İdareye ait personel odaları, yatakhane, yemekhane, bakıcı evi, teşhir ve satış reyonu, bekçi kulübesi idari kısım olarak değerlendirilir, bahçe duvarı, çit, tesis bahçesinin düzenlenmesi gibi bölüm ve bunlara ait giderler çevre düzenlenmesi olarak değerlendirilir ve bu maddenin beşinci fıkrası gereği işlem görür.
    • Mesken ve benzeri yapıları kapsayan proje başvuruları hibe desteği kapsamında değerlendirilmez.
    • İnşaat işleri ile ilgili ulusal mevzuat gereğince alınması gerekli izin, ruhsat, denetim işleri ve uygulamalarda yapılması zorunlu olan tüm işlemlerin yerine getirilmesinden yatırımcılar sorumludur.
    • Çelik silo, sera ve soğuk hava deposu yatırımları hariç yeni tesis ve tamamlama yatırımlarında inşaat gideri, hibeye esas proje tutarının %80’inden fazla olamaz. Kapasite artırımı ve/veya teknoloji yenilemeye yönelik yatırımlarda ise inşaat gideri hibeye esas proje tutarının %20’sinden fazla olamaz.
    • Yenilenebilir enerji olarak jeotermal kaynağın kullanılacağı yatırımlarda kuyu maliyetinin hibe desteğinden yararlanabilmesi için elde edilen enerjinin mevcut veya bu Tebliğ kapsamında kurulacak tesiste kullanılması şarttır. Sadece jeotermal kuyu için hibe desteği verilmez.
    • Yenilenebilir enerji olarak jeotermal, biyogaz, güneş ve rüzgar enerjisi kullanacak bütün yatırım konularında yenilenebilir enerji üretimi mevcut veya bu Tebliğ kapsamında kurulacak tesisin kurulu güç üzerinden hesaplanan yıllık enerji ihtiyacının en az %51’ini en fazla %110’unu karşılayacak şekilde projelendirilmesi halinde hibe desteğinden faydalandırılır. Elde edilen enerji, mevcut veya bu Tebliğ kapsamında kurulacak tesisteki enerji ihtiyacının %110’unu aşması durumunda elde edilen toplam enerji ile tesiste ihtiyaç duyulan enerji oranlanarak hibe ödemesi yapılır. Bu oranların dışında kalan kısımlar ayni katkı olarak karşılanır.
    • Yenilenebilir enerji olarak biyogaz, güneş ve rüzgâr enerjisi kullanarak elektrik üretecek bütün yatırım konularında enerjinin ulusal şebekeye bağlanması şarttır. Bu maddenin on birinci fıkrasında belirtilen kriterlerin karşılanması şartı ile hibe ödemeleri bağlantı sözleşmesinde belirtilen kurulu güç üzerinden yapılır. Bağlantı sözleşmesinde belirtilen gücün, bağlantı izni ve ruhsatı veren kurumdan kaynaklanan sebeplerle projesinde öngörülen kurulu gücün %51’in altına düşmesi ve bu durumun da resmî belgelerle tespit edilmesi halinde, yenilenebilir enerji üretim tesisi başvurularında hibe sözleşmesi tasfiye edilerek teminat yatırımcıya iade edilir. Yenilenebilir enerji üretimi, başvuruya esas yatırım projesinin bir ünitesi ise bu durumda projede enerji ünitesine ait giderler hibeye esas proje tutarından düşürülerek yatırımın geri kalan kısmı hibe desteği kapsamında değerlendirilir.

    Makine, ekipman ve malzeme alım giderleri

    • Program çerçevesinde yapılacak yeni makine, ekipman ve malzeme alımları, üretimi de içeren bir proje bütününün parçası olduğu takdirde finanse edilir.
    • Tamamlama ile kapasite artırımı ve/veya teknoloji yenilenmesine yönelik proje tekliflerinde hibeye esas proje tutarının tamamı makine ve ekipman alım giderinden ibaret olabilir.
    • Trafo jeneratör satın alımları hibe desteği kapsamında değildir.
    • Bilişim sistemleri ve eğitimi ile ilgili satın alımlar; makine, ekipman ve malzeme alım giderleri kapsamında değerlendirilir.

    Ekonomik yatırım konularında makine, ekipman ve malzeme alım giderlerine ait teknik şartnameyi, metraj ve keşfi, makine yerleşim planını ve bina büyüklüğü ile alınan makinelerin uyumlu olduğuna dair raporu hazırlayan ve tasdik eden kişilerin ilgili meslek odasına kayıtlı olması şarttır.

    Proje Kaynaklarından Karşılanamayacak Giderler

    • Proje giderlerine uygun olmayan ve hibe desteği kapsamı dışında kalan giderler şunlardır:
    • Her türlü borçlanma giderleri.
    • Faizler.
    • Başka bir kaynaktan finanse edilen harcama ve giderler.
    • Kira giderleri.
    • Kur farkı giderleri.
    • Arazi, arsa ve bina alım bedelleri.
    • Bina yakıt, su, elektrik ve apartman aidat giderleri.
    • Ayrı faturalandırılmış nakliye, montaj giderleri.
    • Bankacılık giderleri.
    • Denetim giderleri.
    • KDV de dâhil iade alınan veya alınacak vergiler.
    • İkinci el mal alım giderleri.
    • Proje yönetim ve danışmanlık giderleri.
    • Makine tamir ve parça alım giderleri.
    • Laboratuvar sarf malzemeleri.

    Program kapsamında; hibe sözleşmesi onaylanmayan projelerle ilgili yapılan hiçbir harcama karşılanmaz, bu giderlerden dolayı herhangi bir sorumluluk ve yükümlülük üstlenilmez.

    Proje Başvuruları

    • Tebliğin yayımı tarihi 21 Ekim 2016 dan itibaren kırk beş gün içerisinde elektronik ağ üzerinden yapılır.
    • Son başvuru tarihi bitiminde elektronik ağ başvurular için veri girişine kapatılır.
    • Yapılan başvurular son haliyle işleme alınır.
    • Program ile ilgilenen gerçek ve tüzel kişiler başvurularını “www.tarim.gov.tr” internet adresinden yaparlar.
    • Başvurunun gerçekleşmesi için başvuru dosyasının elektronik ağ üzerinden girişinin yapılması şarttır.
    • Başvuru tarihinin bitiminden sonra başvuru dosyasında hiçbir belgede ve/veya dokümanda düzeltme yapılamaz ve 25 inci maddede belirtilen koşullar dışında hiçbir eksik belge ve/veya doküman tamamlatılamaz.

    Proje Başvurularının Değerlendirilmesi

    • İl proje değerlendirme komisyonu değerlendirmesi; son başvuru tarihini takiben ilk iş günü içerisinde yapılacak toplantıda belirlenecek kriterlere göre elektronik ağ üzerinden başlanır. İlk 10 gün içinde projelerin incelemesini tamamlar.
    • Yatırım başvurularının idari uygunluk açısından incelenmesi,
    • Başvuru sahiplerinin, ortaklarının ve projelerin uygunluğu açısından incelenmesi,
    • Başvuruların ön değerlendirme kriterleri açısından değerlendirilmesi,
    • Başvuruların genel değerlendirme kriterleri açısından değerlendirilmesi.

    Ekonomik yatırımlarda proje ön değerlendirme kriterlerinden toplam olarak altmış ve üzerinde proje puanı almış olan proje başvuruları, dikkate alınır.

    Değerlendirme Sonuçlarının Açıklanması

    Kesinleşen değerlendirme sonuçları Genel Müdürlükçe il müdürlüklerine yazılı olarak bildirilir. Ayrıca hibe desteğine hak kazanan başvuru sahiplerine ait proje numaraları “www.tarim.gov.tr” internet sitesinde yayımlanarak ilan edilir.

    Haberimizi kırsal kalkınma desteklerinden yararlanmak isteyen girişimci, yartırımcı ve tarım sektörüne ilgi duyan tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


    İTİCÜ Girişimcilik Topluluğu Girişimcileri Geleneksel Kahvaltıda Buluşturuyor

    $
    0
    0

    İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Topluluğu 6 Kasım 2016 Pazar günü Cemile Sultan Korusu'nda kahvaltı organize ediyor. Topluluk bu yıl geçen senelerde düzenlemiş olduğu kahvaltı programına yeni bir konsept getirerek sektörünün en iyi girişimcilerini topluluk üyeleriyle buluşturuyor.

    Girişimcilerle katılımcıların aynı masada birlikte kahvaltı edeceği aynı zamanda girişimcilerin hayat hikayelerini, karşılaştıkları zorlukları anlatacakları, deneyimlerini paylaşacakları bu etkinlik genç girişimci adaylarına yeni bir bakış açısı katacak.

    Peki bu organizasyonda yer alacak girişimciler kimler?

    Kahvaltıya katılacak başarılı girişimcilere baktığımızda kendi alanlarında liderlik eden isimler olduğunu görüyoruz.

    • Murat Yalçıntaş (17. ve 18. Dönem İTO Başkanı)
    • Emil Güzeliş (ZEN Pırlanta, Kurucu ve Yönetim Kurulu Başkanı)
    • Serhat Tatlı (TeQen, Kurucu ve Yönetim Kurulu Başkanı)
    • Erdem Genç (M3 Works, Park Kitap, Kurucu-Yazar)
    • Hakan Elbir (Karanlıkta Diyalog, Kurucu Ortak, Genel Müdür)
    • Abdulsamet Temel (TOBB İGGK Başkanı)
    • Yavuz Fettahoğlu (Genç MÜSİAD Başkanı)
    • Ekim Alptekin (Türkiye ABD İş Konseyi Başkanı)
    • Özgür Bayraktar (Bayraktar&Partners Kurucusu)
    • İdris Cin (Girişim Haber Kurucusu)
    • Fatih Coşkun (Codevist Kurucusu)

    Bu başarılı isimlerin katılımcı gençlerle aynı masada birlikte kahvaltı edecek. Başarılı isimler aynı zamanda hayat hikayelerini ve karşılaştıkları zorlukları anlatacaklar. Deneyimlerini paylaşarak genç girişimci adaylarına bu etkinlik vesilesi ile yeni bakış açıları sunacaklar.

    İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Topluluğu 6 Kasım 2016 Pazar günü Cemile Sultan Korusu'nda düzenleyeceği Geleneksek Tanışma Kahvaltısı'na katılmak için https://goo.gl/IZFKi8 linkindeki formu doldurmanız gerekiyor.

    İstanbul Ticaret Üniversitesi Girişimcilik Topluluğu ve çalışmaları hakkında detaylı bilgi için www.girisimtic.com web adresini ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca topluluğun çalışmalarını Facebook ve Twitter hesaplarından takip edebilirsiniz.

    Haberimizi genç girişimci okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

    Enerjide İnovatif Girişimlerin Önemi Giderek Artıyor!

    $
    0
    0

    Uluslararası Enerji Ajansıİcra Direktörü Fatih Birol, geçen yıl Paris’te iklim değişikliğiyle mücadele konusunda alınan kararlara değinerek, “Küresel anlamda enerjide verimlilik hızla artıyor. Yenilenebilir enerji de kömürün yerini almaya başlıyor, ancak bu gelişmeler yeterli değil. COP21 hedeflerinin hayata geçirilmesi için çok daha fazla çaba göstermek gerekiyor.” dedi.

    Teknoloji girişimcileriyle, iş dünyasını bir araya getiren global inisiyatif HelloTomorrow ile Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) tarafından düzenlenen "Enerjinin Geleceği" başlıklı toplantıya Paris'ten video bağlantısıyla katılan Birol, inovatif çabaların hız kazanmasında bağımsız girişimcilerin rolüne dikkati çekti.

    Paris'teki COP21 anlaşmasının ardından, bir yıl içerisinde taraf olan tüm hükümetlerin anlaşmayı onaylamasının çok önemli olduğunu, ancak hedeflere ulaşmak için çabaların çok daha hızlandırılması gerektiğini vurgulayan Birol, "Küresel anlamda enerjide verimlilik hızla artıyor. Yenilenebilir enerji de kömürün yerini almaya başlıyor. Ancak bu gelişmeler yeterli değil. COP21 hedeflerinin hayata geçirilmesi için çok daha fazla çaba göstermek gerekiyor. Bunda da enerji alanındaki bağımsız, inovatif girişimciler ve akademik kurumlar büyük rol oynayacak." ifadelerini kullandı.

    Birol, Kyoto protokolünün onaylanmasının neredeyse 10 yıl sürdüğüne dikkat çekerek, COP21'in ardından belirlenen hedeflere ulaşmak için bu kadar hızlı harekete geçilmesinin, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir başarı sayılabileceğini sözlerine ekledi.

    Sabah kaynaklı haberimizi enerji sektöründe inovatif girişimleri veya fikirleri olan tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

    Girişimciler, İşbaşı Eğitim Programı'nın Avantajlarını Biliyor musunuz?

    $
    0
    0

    Türkiye, son yıllarda gerek sosyal güvenlik gerekse de istihdam alanında önemli reform ve düzenlemelere imza atmakta, istihdamla alakalı Türkiye iş kurumuönemli bir görev yapmaktadır.

    Bildiğiniz gibi Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) iş gücü piyasası ihtiyaçları doğrultusunda; iş ve işçi bulmaya aracılık hizmetini etkin bir şekilde sunmak, iş gücünün istihdam edilebilirliğini artırmaya yönelik aktif programlar yoluyla istihdamı kolaylaştırmak, korumak, geliştirmek, çeşitlendirmek ve işini kaybedenlere geçici bir süre gelir desteği sağlamak amacıyla faaliyet gösteren bir kurumumuzdur.

    İşte bu amaçla İŞKUR aktif iş gücü hizmetleri kapsamında işsizlerin istihdam edilebilirliğini arttırmak için; mesleki eğitim kursları, işsizler ile öğrencilerin iş tecrübesi eksikliğini gidermek için İşbaşı Eğitim Programı ve kendi işini kurmak isteyenler için Girişimcilik Eğitim Programı başta olmak üzere kurs, program ve projelerle işsizlikle mücadele etmektedir.

    Bu programlar içerisinde son zamanlarda “İş Başı Eğitimi” diye nitelendirdiğimiz program dikkat çekmektedir. Dikkat çekici oluşunun temel sebebi de; bu eğitime başlayanların % 75′ lik diliminin 4-5 aylık süreçte iş imkanına kavuşmasıdır. Bu yüzden bu yazımızda bu programın tüm ayrıntılarını sizlerle paylaşacağım.

    İşbaşı Eğitim Programı Nedir?

    Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından işsizliğin azaltılmasına yönelik olarak yürütülen aktif iş gücü piyasası programlarından birisi olanİşbaşı Eğitim Programı, kuruma kayıtlı işsizlerin yine kuruma kayıtlı iş yerlerinde sahip oldukları mesleki bilgilerini uygulama yaparak pekiştirmelerini, iş ve üretim süreçlerini bizzat görerek öğrenmelerini sağlamayı amaçlayan bir işi işbaşında öğrenme programıdır.

    Program ile Neler Amaçlanmaktadır?

    Programın temel amacı; mesleki deneyimi veya iş tecrübesi olmayan kişilere ve öğrencilere mesleki deneyim ve iş tecrübesi kazandırılarak bu kişilerin istihdam edilebilirliklerinin arttırılmasıdır. Programın bir diğer amacı ise nitelikli iş gücü temin etmekte zorlanan işverenlere işe alacakları kişileri iş yerinde belli bir süre gözlemleyerek ve eğitim vererek kişiler hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olma ve bu kişileri işe alma konusunda isabetli bir karar verme imkanı sunmaktır. Bu sayede, iş arayan ancak iş tecrübesi olmadığı için iş bulamayan kişiler ve öğrenciler iş tecrübesi kazanmakta, işverenler ise ihtiyaç duydukları iş gücünü kendileri yetiştirme imkanına kavuşmakta olduğundan hem iş arayanlar hem de işverenler doğru iş ve doğru işçi bulma olanağı elde etmektedirler.

    Programdan Hangi İşverenler Yararlanabilirler?

    Mevcut düzenlemeler kapsamında;

    • İlgili mevzuatı gereğince en az iki sigortalı çalışanı olan ve kuruma kayıtlı olan iş yerleri,
    • Kuruma kayıtlı işverenler, dernekler, vakıflar, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, meslek birlikleri, sendikalar, ticaret ve sanayi odaları, noterler, vb. işverenler işbaşı eğitim programlarından faydalanabilmektedir.

    İşverenler, Programa Nasıl Başvuru Yapabilirler?

    Belirlenen şartları sağlayan işverenler, Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından kendilerine tahsis edilen iş ve meslek danışmanları veya görevlendirilecek personel aracılığıyla ya da doğrudan il müdürlüklerine taleplerini iletebilirler. İşverenin program düzenleme talebi, ivedilikle değerlendirilerek gerekli şartların sağlanması durumunda program düzenlenir.

    Programa Kimler Katılabilirler?

    İşbaşı eğitim programına katılmak için gerekli şartlar;

    • 15 yaşını doldurmak,
    • Kuruma kayıtlı olmak,
    • İşsiz olmak.

     Ancak;

    • İşverenin birinci veya ikinci derece kan hısımı veya eşi olanlar ile,
    • Programın başlama tarihinden önceki 3 aylık dönemde programı düzenleyecek olan işverenin çalışanı olan kişiler, bu işveren ile düzenlenecek olan işbaşı eğitim programına katılamamaktadırlar.

      Programa Katılmak İçin Nereye Müracaat Etmeli?

      İşbaşı eğitim programına katılmak isteyen kişiler, Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) internet sayfasında, Hizmet Merkezi veya İl Müdürlüğü ilan panosunda yayımlanan ilanlara hem internet üzerinden hem de Hizmet Merkezi veya İl Müdürlüğüne giderek başvuru yapabilirler.

      Programa Katılacak Kişiler Nasıl Belirlenir?

      Program düzenlemek isteyen işverenler, programa katılacak kişileri doğrudan kendileri seçerek program düzenleyebilirler. Eğer işverenler tarafından program düzenlenecek kişi bulunamamışsa ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR)‘dan katılımcı talep edilmişse kendilerinin belirlemiş olduğu özel şartları taşıyan kişiler arasından işverene yönlendirilen katılımcı adaylarından işverenler istedikleri kişileri seçerek program düzenleyebilirler.

      Programın Süresi Ne Kadardır?

      İşbaşı Eğitim Programı en fazla 320 fiili gün olarak düzenlenebilir. Program günde en az 5, en fazla 8 saat olmak üzere ve haftada 6 günü aşmamak kaydıyla haftalık 45 saati geçmeyecek şekilde planlanabilir. Bunun yanı sıra Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) İl Müdürlüğü veya Hizmet Merkezince uygun görülmesi halinde vardiyalı olarak çalışılan iş yerlerinde normal mesai saatleri dışında da program düzenlenmesi mümkündür.

      Programın İşverene Faydaları Nelerdir?

      İşverenler, programa katılan işsizlere ve özellikle üniversite öğrencilerine işi öğreterek istihdam etmek istedikleri kişiyi işbaşında görme ve mesleki deneyim ve becerilerinin gelişip gelişmediğini gözlemleme şansına sahip olmakta ve bu sayede doğru işçiyi seçme imkanına kavuşarak hem işçi arama maliyetlerinden kurtulmakta hem de işçi ararken zaman kaybetmemektedir. Diğer yandan program kapsamında işverenlerin herhangi bir maddi yükümlülüğünün olmaması işverenlere iş gücü maliyet avantajını da sağlamaktadır.

      Programın Katılımcıya Faydaları Nelerdir?

      • İşbaşı Eğitim Programı katılımcılara eğitim aldıkları meslekte veya başka bir alanda mesleki deneyim ve beceri kazanma şansı sunmaktadır.
      • Programa katılan öğrenciler ise hem zorunlu stajlarını hem de isteğe bağlı stajlarını bu program aracılığıyla yapma şansına sahip olarak iş arama sürecinde bu deneyimlerine öz geçmişlerinde yer vermek suretiyle iş bulma sürecinde yaşanan deneyim eksikliği engeli aşmaktadırlar.
      • Program süresine bağlı olarak katılımcılara net asgari ücret düzeyinde (1.300 TL) gelir elde etme imkanı da sağlanmaktadır.
      • Halen günlük 50 TL zaruri gider ödemesi İŞKUR tarafından yapılmaktadır. Diğer yandan üniversite öğrencilerinin program süresince burs veya öğrenim kredileri kesilmediğinden öğrenciler burs veya kredilerini almaya devam edebilmektedirler.
      • Ayrıca program süresince katılımcılar adına iş kazası ve meslek hastalığı ile genel sağlık sigortası primleri de Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından karşılanarak katılımcıların sağlık hizmetlerinden faydalanmaları da sağlanmaktadır.

        İşbaşı Eğitim Programına Katılan İşe Alınır İse Sağlanan Teşvikler Nelerdir?

        31.12.2016 tarihine kadar başlayan işbaşı eğitim programını tamamlayan;

        • 18 yaşından büyük, 29 yaşından küçük olanlardan program sonrasında üç ay içinde işe alınması durumunda işe alan işverenler imalat sanayi sektöründe faaliyet gösteriyorsa 42 ay, diğer sektörlerde faaliyet gösteriyorsa 30 ay süre ile SGK işveren primi İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır.
        • Ayrıca işverenler 30.06.2015 tarihine kadar başlayan işbaşı eğitim programlarına katılan kişileri işe almış olurlarsa 42 aylık süre 48 aya; 30 aylık süre ise 36 aya uzamaktadır.
        • 30 yaşından büyüklerin istihdam edilmesi durumunda ise, katılımcının cinsiyetine göre (4447 sayılı Kanun Geçici 10.madde) 6 aydan 30 aya kadar işveren sigorta primi İŞKUR tarafından karşılanmaktadır. Ayrıca, programa katılan kişilere İŞKUR’un yaptığı ödemeler dışında programın düzenlendiği işveren tarafından yapılan ve aylık brüt asgari ücretin yarısını geçmeyen fiili ödemelerin Gelir Vergisi Kanunu gereğince vergi matrahından indirilmesi imkanı getirilmektedir. (Gelir Vergisi Kanunu 40/11.madde)

        Dünyanın Geleceğini Düşünen Şirketler Kazanıyor

        $
        0
        0

        Şirketler; küreselleşen ekonomik sistemin itici gücü karşısında, sürdürülebilir iş modellerine geçiyor. Bu geçiş; hem ekonomik hem de ekolojik kazanç sağlıyor, yeni nesil Y ve Z kuşağı ise çalışmak için bu şirketleri tercih ediyor.

        Dünyada çok kazanan şirketler, sadece karlılık oranlarına göre değil, sosyal, çevresel, yönetişim ve kurumsal sürdürülebilirlik gibi konularda da birbirleriyle rekabet halindeler.

        “Sürdürülebilirlik” kavramının şirketler açısından önemine değinen Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sungur Bursa; bugüne kadar kısa vadeli bakış açısının, birçok şirketin sonunu getirdiğini, uzun vadeli bakabilen şirketlerin ise hayatta kaldığını söyledi. Yeni iş modellerinin oluşması için geleneksel iş yapış şeklinin terk edilmesi gerektiğini belirterek, sürdürülebilir şirketlerin bu anlayışla büyüdüğüne dikkat çekti.

        İş dünyasının dönüşümünü gerçekleştirmek amacıyla çalışan Sürdürülebilirlik Akademisi'nin önemli bir hareket olduğunu belirten Murat Sungur Bursa;“Türkiye’de küresel ticarete ve uluslararası bir operasyon ağına dâhil olan şirketler başta olmak üzere, sürdürülebilirlik konusunda bir hareket ve dönüşüm süreci yaşanmaktadır. Türkiye ekonomisinde, sürdürülebilirlik vizyonu ile hareket eden şirket sayısında ciddi bir artış vardır. Sürdürülebilir iş modellerini benimseyen şirketler, sadece kendilerini değil, kendi iş alanlarında bulunan küçük veya büyük ölçekteki tüm şirketleri dönüşümüne katkı sağlamaktadır. Gittikçe daha da büyüyecek bir değişim dalgası içindeyiz. Türkiye’deki değişimi, 3 yıldır vermekte olduğumuz “Sürdürülebilir İş Ödülleri” başvurularında da yakından takip ediyoruz. Artan proje sayıları ve iş dünyasının dünya liderlerinin oluşturdukları platformlar, dönüşümün hızını gösteriyor. Sürdürülebilirlik stratejisi; aslında bir ölçüm ve raporlama terbiyesini de beraberinde getiriyor. Bu disiplini alan bir şirket daha ölçülebilir değerler ile güven veren bir konuma geliyor. Günümüzde güven ilişkisi, itibar ve kârlılık arasındaki ilişkiyle bağlantılıdır. Özellikle yeni nesil olan Y ve hatta artık Z kuşağı sadece kâr odaklı çalışmalar yapan yüksek cirolu şirketleri değil, sürdürülebilirlik kriterleri ile kâr yaratırken aynı zamanda çevresel etkilerini kontrol eden, sosyal faydayı önemseyen şirketleri tercih etmektedir. İnsan kaynakları bakımından çalışılmak istenen şirket olmak gibi avantajlar yaratmasının yanı sıra kurumsal hedef ve politikaları benimseyen çalışanlar yaratarak güçlü bir kurumsal yapı oluşturmasına ve böylece diğer kurumlara karşı rekabet avantajı sağlamasına yardımcı olmaktadır” diye konuştu.

        Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        KAMU Girişimci Olmamalı, Esnaf Haksız Rekabete Maruz Kalmamalı

        $
        0
        0

        Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, kamu kurumları ve yerel yönetimlerin ürettikleri ürünleri mağaza açıp satmaya kalktıklarında haksız rekabet olduğunu belirtti.

        Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, kamu kurumları ve yerel yönetimlerin ürettikleri ürünleri, açtıkları mağazalarda satmalarının haksız rekabet oluşturduğunu belirterek, "Esnafın uğradığı haksız rekabet sona erdirilmelidir." ifadesini kullandı.

        Yazılı açıklamasında, kamu kurumlarının yiyecek-içecek, giysi, ev eşyası gibi pek çok çeşit mamul ürettiğine dikkati çeken Palandöken, "Üretilen bu ürünleri mağaza açıp satmaya kalktıklarında haksız rekabet oluyor. Bu tür organizasyon ve satışlar açıldıkları çevredeki esnaf ve sanatkara zarar vermektedir. Rekabet Kurumu bu konu ile ilgili çalışma yapmalı. Çünkü serbest piyasa kurallarına uygun değil. Esnafın uğradığı haksız rekabet sona erdirilmelidir." değerledirmesinde bulundu.

        Palandöken, esnafın, devlet desteği ile ticaret yapan işletmelerle rekabet etmesinin mümkün olmadığını vurgulayarak, bu işletmelerin, esnafın işlerini sekteye uğrattığını belirtti.

        Geliri azalan esnafın işçi çalıştıramadığına ve çırak yetiştiremediğine işaret eden Palandöken, esnaf ve sanatkarların uğradığı bu haksız rekabetin bitirilmesi gerektiğini kaydetti.

        AA kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        EY Türkiye Girişimci Kadın Liderler Programı 2017 Başvuruları Başladı

        $
        0
        0

        EY Türkiye, Girişimci Kadın Liderler Programı’nın ikinci yılı için başvuru sürecini başlattı. Vizyon sahibi girişimci kadınların iş dünyasında yükselmesi ve küresel pazarda rekabet edebilmesini desteklemek amacıyla yürütülen programa seçilen girişimciler; EY Türkiye’nin desteğiyle hiçbir ücret ödemeden 1 yıl boyunca eğitim, mentorluk, iş geliştirme ve networking (ağ oluşturma) desteği alıyor.

        EY‘nin küresel çapta düzenlediği Girişimci Kadın Liderler Programı, Türkiye’de bu yıl ikinci kez düzenleniyor. Programın ilk yılında 10 kadın girişimciye destek veren EY Türkiye; bu yıl da işini büyütme hedefi, tutkusu ve potansiyeli olan kadın girişimcileri destekleyerek, uluslararası pazarlarda etkin faaliyet göstermeye ve rekabet etmeye hazırlamayı amaçlıyor.

        24 Ekim 2016’da başlayan EY Girişimci Kadın Liderler Programı’nın 2017 dönem başvuruları 4 Ocak 2017 tarihinde sona erecek. EY Türkiye, başvurular arasından bağımsız bir jürinin seçeceği ve kriterlere uygun olan kadın girişimcilere, bir yıl boyunca ücretsiz eğitim verecek; kadın girişimcilere şirketlerini büyütmek için ihtiyaç duydukları alanlarda destek ve koçluk sunacak. Aynı zamanda sosyal sorumluluk niteliği de taşıyan program, kadın girişimcilerin; iş dünyasının başarılı yöneticilerinin bilgi ve deneyimlerinden yaralanabilecekleri bir ağa katılmalarına şirketlerini ciro ve istihdam anlamında büyütmelerine imkan sağlayacak.

        Geçtiğimiz yıl başlattıkları program ile çok iyi sonuçlar aldıklarını dile getiren EY Türkiye Kurumsal Finansman Şirket Ortağı ve EY EMEIA (Avrupa, Orta Doğu, Hindistan, Afrika) Büyüyen Pazarlar Lideri Demet Özdemir, program ile ilgili şöyle konuştu:

        “Dünya Ekonomik Forumu (WEF), 2015 Küresel Cinsiyet Farkı Raporu ile kadınların girişimcilik dünyasında erkeklerle eşit temsil edilebilmesi için tüm dünyada 117 yıla ihtiyaç olduğunu açıkladı. Aynı raporda Türkiye kadın ve erkek arasındaki eşitsizlikte 130'uncu sırada yer aldı. Kadın-erkek eşitliğinin özellikle ekonomik alanda yakalanması için EY olarak global çapta Women Fast Forward inisiyatifimizi hayata geçirdik. Araştırmalar gösteriyor ki, cinsiyet eşitliğini daha hızlı yakalamak adına alınabilecek aksiyonlardan biri de kadınlara hali hazırda sahip oldukları beceriler konusunda güven aşılanması ve mentorluk yapılması. Bu bağlamda EY’nin dünya genelinde bu sene itibariyle 45 ülkede uyguladığı Girişimci Kadın Liderler Programı’nı geçen sene Türkiye’ye getirdik. Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz program, Avrupa, Orta Doğu, Hindistan ve Afrika’yı kapsayan EMEIA bölgesi için çok önemli bir adım. Türkiye’deki programın başarısını yeni lanse ettiğimiz Avrupa Birliği programı ve arkasından bölgedeki diğer ülkelere taşımak istiyoruz.”

        EY Türkiye Kurumsal Finansman Şirket Ortağı ve EY Girişimci Kadın Liderler Programı TürkiyeLideri Özge Gürsoy“Türkiye’de geçen yıl uygulamaya başladığımız EY Türkiye Girişimci Kadın Liderler Programı’yla, kadınların yeni girişimci olmalarına ve şirket kurmalarına odaklanmış programlardan farklı olarak, kadınların belli bir noktaya ulaştırdıkları, var olan şirketlerini büyüterek pazarda öncü ve sektöründe lider konuma ulaşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz. Program ile kaynaklarımızı kadın girişimcilerin şirketleri için hayalini kurdukları tam potansiyele ulaşabilmeleri için kullanıyoruz. 2016 sınıfı katılımcılarımız, uluslararası vizyona sahip bu programın, kendilerine güvenlerini ve cesaretlerini pekiştirdiğini, program sayesinde iş networklerinde ve büyüme potansiyellerinde artış gördüklerini ifade ediyorlar. Ayrıca sınıfta bir “kız kardeşlik ruhu” hakim, kadın girişimcilerimiz birbirlerine her konuda destek oluyorlar. Bu da bizi iş hayatında kadınların güçlenerek var olması hedefimize yaklaşmak adına daha da heyecanlandırıyor. Bu sınıflardan dünya markaları çıkarmak istiyoruz” dedi.

        Ekonomik Eşitlik İçin Kadınların Desteğe İhtiyacı Var

        EY Türkiye Girişimci Kadın Liderler Programı EMEIA (Avrupa, Orta Doğu, Hindistan, Afrika) Direktörüİmge Kaya Sabancı, “Kadın girişimcilerin, liderlik becerilerini geliştireceği koçluk ve mentorluk programlarına, yönetsel yetkinliklerini artıracağı eğitimlere, finansal ve hukuksal konularda danışmanlığa ve iletişim ağlarını genişletebileceği programlara ihtiyacı var. Girişimcilere yönelik danışmanlık ve rehberlik alanında bir dünya lideri olarak başarılı rol modellere ve iş geliştirme çevrelerine erişimin, girişimcilerin işlerini büyütmeleri için ne kadar önemli olduğunun bilincindeyiz. EY Türkiye Girişimci Kadın Liderler Programı, kadın girişimcilere, alanında uzman eğitmenlerden alacakları eğitimler sayesinde vizyonlarını geliştirme ve iş stratejilerini iyileştirme imkanı ve EY şirket ortağı olan mentorları ile bir sene boyunca birebir çalışarak şirketlerine özel konulardaki ihtiyaçlarına çözüm üretme fırsatı sunuyor. Girişimci kadınların işletmelerinin operasyonlarını programdan sağlayacakları kazanımlarla büyütmelerine yardımcı olmak ve böylece EY olarak Türkiye ekonomisine sağladığımız katkıyı artırmak en büyük amacımız” ifadelerini kullandı.

        Program Katılımcılarının Şirketleri %54 Büyüdü

        Babson College Kadın Girişimci Liderliği Merkezi tarafından düzenlenen bağımsız etki değerlendirme araştırmasının sonuçları Girişimci Kadın Liderler Programı’nın girişimciler için hızlı bir büyüme sağladığını gösteriyor. Programa Kuzey Amerika'dan katılan şirketlerin 2014 yılı toplam cirosu programa katılmadan önceki yıllara göre %54 artış gösterdi. Katılımcılar yıllık ortalama %20 civarında ciro artışı sağlarken, ikinci yılında şirket büyümeleri %50'ye ulaştı.

        Program Kadın Girişimcilere Ne Sağlıyor?

        • Türkiye’nin en iyi girişimcileri ve yüksek büyüme göstermiş şirketlerinin liderlerinin de dahil olduğu seçkin bir ağa katılma imkanı,
        • Güncel sektör haberleri, araştırmalar, işletme stratejileri ve uygulamaları hakkında bilgi alışverişi ile bilgi birikimini artırma fırsatı,
        • Potansiyel ortaklıkları, stratejik işbirliklerini, yeni müşteri ve tedarikçiler ile muhtemel sermaye kaynaklarını keşfetme olanağı,
        • Üst düzey danışmanlar ve tanınmış girişimcilerle diyaloglar kurarak liderlik, yöneticilik ve işletme becerilerini geliştirme imkânı,
        • Kendilerinin ve şirketlerinin kurumsal yöneticiler, yatırımcılar ve medya karşısındaki görünürlüğünü artırma şansı.

        Kimler Katılabilir?

        EY Girişimci Kadın Liderler Programı'na katılmak isteyen girişimci kadınların şirketlerinin Türkiye merkezli ve en az 3 yıldır faaliyette olması, son 2 yılda en az yıllık 1 milyon TL ciroya sahip olması gerekiyor. Kadın girişimcinin şirkette en az yüzde 25 hisse sahibi olması ve ana karar vericiler arasında yer alması da koşullar arasında yer alıyor.

        Unutmayın, 2017 dönem kayıtları 24 Ekim’de başlayan EY Türkiye Girişimci Kadın Liderler Programı’na başvurular 4 Ocak 2017’ye kadar yapılabiliyor.

        EY Türkiye Girişimci Kadın Liderler Programıhakkında daha detaylı bilgi edinmek istersenizwww.ey.com web adresini ziyaret edebilirsiniz. 

        Haberimizi kadın girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Türk KOBİ’leri İran'a Van Üzerinden Açılacak

        $
        0
        0

        Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) desteğiyle 27-30 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen ‘İran İhracat Zirvesi ve Fuarı’İranlı ve Türk işadamlarını bir araya getirdi. Zirvede Van’ın İran’a açılan kapı olarak bölgedeki ticaret hayatının merkezi olması için görüşmeler gerçekleştirilirken, 2.500 İranlı ve Türk işadamı çeşitli görüşmeler ve anlaşmalara imza attı.

        TÜMSİAD, Türkiye ile İran arasındaki ekonomik ilişkilerin ve karşılıklı ticaretin geliştirilmesi amacıyla Van'da düzenlenen ‘İran İhracat Zirvesi ve Fuarı’na çıkarma yaptı. 27-30 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen organizasyona, TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Van Milletvekili Beşir Atalay, Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftci, Van TSO Başkanı Necdet Takva ve birçok KOBİ ve işadamı katıldı. Başbakan Binali Yıldırım’ın açıkladığı ‘Doğu ve Güneydoğu Yatırım Teşvik Paketi’nin ardından bölgedeki proje ve yatırım çalışmalarını hızlandıran TÜMSİAD’ın tüm yönetim ekibiyle katıldığı zirvede, bölgedeki teşvik paketlerinin hayata geçirilmesi, Van’ın İran’a açılan kapı olarak bölgedeki ticaret hayatının merkezi olması için görüşmeler gerçekleştirildi.

        Van Yeni Yatırımlar Çekecek

        Van’daki iş imkânlarını değerlendiren Başkan Yaşar Doğan‘’Van şehrimiz deniziyle, tarihiyle, birçok inanca yaptığı ev sahipliğiyle ciddi bir turizm potansiyeline sahip. Deniz, kara ve hava ulaşımının kesiştiği bir noktada. İran’ın başta Tebriz, Hoy, Urmiye şehirlerine açılan kapımız. Başbakanımız Binali Yıldırımı’ın açıkladığı teşvik paketiyle de bu potansiyel artık işe dökülmeye başlanmalı. Bu amaçla Van’a geldik, iyi ki geldik diyoruz’’ dedi. Van’dan ayrılan her bir iş adamının Van’dan ayrıldığı için pişman olacağını, teşvik paketiyle sağlanan kamu ve özel sektör yatırımlarıyla Van’ın yeni yatırımlar çekeceğini söyledi. Başkan Doğan, ilin düşünülenden çok daha iyi bir yatırım ve ticaret ortamına sahip olduğunu belirterek “Biz Van’da bulunmaya, yatırımcılarımızı da yönlendirmeye devam edeceğiz. Ancak şunun da üzerinde durmamız gerekli, buraya yatırımcı çekmek istiyorsak Van iş dünyasının ve STK’larının da üzerine görev düşüyor. Diğer illerimizi ve komşu ülkeleri gezmeli, Van’daki iş ve yatırım imkânlarımızı anlatmamız gerekli’’ dedi.

        İran’la İlişkilerimizi Geliştirmeliyiz

        Toplantıda konuşan Cevdet Yılmaz‘’TÜMSİAD KOBİ’lerimizin hamiliğini yapan önemli sivil toplum kuruluşlarımızdan birisi. Özellikle Doğu ve Güneydoğu vilayetlerimizde yatırımların artırılması, uluslararası ticaretin geliştirilmesi için yapılan bu organizasyonda da ciddi bir katılım göstererek Van’ın potansiyelinin ortaya çıkarılmasını sağladı” dedi.

        Van TSO Başkanı Necdet Takva ise “Biz bölgemizde ne kadar çok istihdam yaratırsak, üretime ne kadar çok katkıda bulunursak, gençlerimizi ne kadar çok iş hayatına yönlendirebilirsek, çatışmalı ortamının bununla doğru orantılı olarak azalacağını söyleyebiliriz” diye konuştu.

        Zirve açılışında konuşan Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftci de "Ambargoların kaldırılması ile İran'ın sahip olduğu tüm ekonomiyi kullanarak, Ortadoğu’da büyüyen bir ekonomi olmalıyız. Bunu ön görmek ve buna göre çalışmak zorundayız. Bu anlamda da İran’la daha güçlü ilişkiler içerisinde olmak zorundayız” açıklamasında bulundu.

        2.500 İşadamı Bir Araya Geldi

        İhracat Zirvesi ve Fuarı'nın Van iş hayatı için bir ilk olduğunu belirten Van TÜMSİAD Başkanı Süleyman Güler de “Gerçekleştirdiğimiz iş zirvesi ve fuar; enerji, yapı malzemeleri, inşaat, mobilya, tekstil, gıda, madencilik ve otomotiv sektörlerinden yurtiçinden ve yurtdışından 2.500 iş adamını bir araya getirdi. İranlı yatırımcılarımız tekrar gelmek, yaptıkları görüşmeleri biran önce hayata geçirmek istediklerini belirtti. Şimdiden tekstil, mobilya ve inşaat sektörlerimizde iş anlaşmaları yapıldı. Bizim ticaret ve üretimde potansiyelimiz var. Bunu herkes gördü. Güneydoğulu vatandaşlarımızın hayallerinin ötesine giden bir organizasyonu gerçekleştirdiğimiz için çok mutluyuz” dedi.

        Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


        Otomotiv ve Mobilite, Gelecek 35 Yılda 111 Yıldakinden Fazla Yol Alacak!

        $
        0
        0

        Dünyada Otomotiv Sanayii’ne yön veren mühendisler, otomotiv sanayiinin küresel geleceğini konuşmak üzere İstanbul’da gerçekleştirilen Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı’nda biraraya geldi. Konferansta dünyanın önde gelen otomotiv mühendisleri, 2050 yılına kadar ulaşımdaki değişimi tartıştı.

        Ana sanayi başta olmak üzere tedarik sanayiinden dünya otomotiv devlerinin Ar-Ge ve ürün geliştirmeden sorumlu mühendisleri otomotivde hafifleştirmeyi tartışmak üzere İstanbul’da OİB’nin desteği, OSD, OTEP ve TAYSAD ortaklığı ve SAE işbirliği ile düzenlenen Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı’nda biraraya geldi. Başta Otomotivde Hafifleştirme olmak üzere 2050 yılına kadar otomotiv ve ulaşımda yaşanacak değişimlerin araç gövde parçalarına yansımasının görüşüldüğü konferansın açılış konuşmasını SAE (Society of Automotive Engineers-Otomotiv Mühendisleri Birliği) Başkanı Cüneyt L. Öge yaptı.

        Öge: “Otomotiv ve Mobilite, Gelecek 35 Yılda 111 Yıldakinden Fazla Yol Alacak”

        Kuruldukları 1905 yılından bu yana dünyanın dört bir yanında otomotiv sanayiinin mühendislerini bünyesinde barındıran SEA’nin Başkanı Cüneyt L. Öge, “Otomotiv dünyasına yön veren derneğimiz bugün artık yeni bir mücadele ile karşı karşıya: Mobilite kavramı değişiyor. Artık araçlarımızı nasıl bir kaynakla çalıştırdığımız, nasıl sürdüğümüz, nasıl sahip olduğumuz ve hatta nasıl uçtuğumuz tartışılıyor. Bu ortam içerisinde biz otomotiv mühendisleri, 2050 yılı için tüm bu soruların cevaplarını bulmaya gayret ediyoruz. Şunu söylemeliyiz ki geleneksel içten yanmalı fosil yakıtlı motorlar kullanılmaya devam edecek, zira hala emisyon ve tüketim düşürülme noktasında potansiyel var. Buna ilave olarak otomotivde hafifleştirmenin de tüketimi düşürme ve emisyon azaltma noktasında önemli avantajlar sağladığını söylemek gerekiyor. Geleneksel çelik kullanımı son 37 yılda yüzde 75 seviyesinden yüzde 60’lara düşse de 2035 yılında bu oranın yüzde 20’lere düşeceğini tahmin ediyoruz” dedi.

        Tüketicilerin mobilite konusundaki tercihlerindeki değişime de değinen Öge sözlerini şöyle sürdürdü:“Otonom sürüş sistemleri gün geçtikçe daha da gelişiyor. Daha 5 yıl önce sektörde fısıldayarak konuştuğumuz konu bugün kamuoyunda tartışılır hale geldi. Birçok otomotiv üreticisi konuyla ilgili çalışmalar yürütse de, Google gibi sektör dışı kuruluşların da ciddi testler gerçekleştirmesi, mobilitenin geleceğini gösteriyor aslında. Günümüz tüketicilerinin tercihleri dikkate alındığında otomotiv sanayiinin dikkatle takip ettiği bir başka konu da paylaşımlı kullanım. Günümüzde yavaş yavaş otomobil sahip olma oranı düşüyor ve Uber gibi bir platformun bugün pazar büyüklüğünde ABD’nin en büyük otomotiv şirketi GM’i geride bırakması şaşırtıcı ve izlenmesi gereken bir gelişme.”

        Konferansın Düzenleme Kurulu Başkanlığı’nı üstlenen OTEP Başkanı Ali Göktan, bu yıl ilki gerçekleştirilen Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı’na yoğun ilgi gösterildiğini ve hem ulusal hem de uluslararası katılımın oldukça yüksek olduğunu ifade etti.“Türkiye otomotiv alanında önemli mesafeler kat etti ve sektördeki kuruluşların Ar-Ge ve inovasyon alanlarındaki başarıları, otomotiv mühendisliği alanında artan iş olanakları, otomotiv mühendisliği alanında Türk üniversitelerinin çalışmaları küresel otomotiv arenasında ülkemizin dikkate alınan bir ülke olmasını sağladı. SAE gibi köklü geçmişe sahip bir birliğin sunduğu işbirliği yadsınamaz ve teşekkürlerimizi sunuyoruz. Hiç kuşkusuz ülkemizin içerisinden geçtiği zor dönemlerde bize ve Türkiye’ye güvenerek gelmeleri ve bilgi birikimlerini Türk mühendis ve mühendislik öğrencileri ile paylaşmalarına da müteşekkiriz” diyen Göktan, bir sonraki konferansa da yoğun ilgi olacağına emin olduğunu belirtti.

        Uluslararası Otomotiv Mühendisliği Konferansı hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.iaec.ist web adresini, konferansın gerçekleştirilmesine öncülük eden ve katkı sağlayan OİB, OSD, OTEP ve TAYSAD ve SAE için ise verilen linkleri ziyaret edebilirsiniz.

        Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Girişimciler, Global Girişimcilik Haftası Başlıyor Kaçırmayın!

        $
        0
        0

        Her yıl Kasım ayında 160 ülkede aynı anda kutlanan ve girişimcilik adına dünyadaki en büyük seferberlik kampanyası olarak adlandırılan Global Girişimcilik Haftası (GGH), bu sene 14 - 20 Kasım tarihleri arasında gerçekleşiyor.

        Ekonomik kalkınma ve istihdam yaratmanın en verimli araçlarından biri olan girişimcilik, belirsizlik ortamlarında daha da fazla önem kazanıyor. Girişimcilik ekosistemindeki tüm paydaşları bir araya getirmeyi misyon edinen Global Girişimcilik Haftası’nın genel koordinasyonunu 2016 yılında Endeavor Türkiye ve Uluslararası Girişimcilik Merkezi üstleniyor. 2015 yılında düzenlenen GGH Türkiye kampanyasında 300’e yakın paydaş desteğiyle 41 ilde 400 etkinlik düzenlenmiş, bu etkinliklerle 192 bin kişiye ulaşılmıştı.

        Gençlere girişimciliği bir kariyer seçeneği olarak sunmak amacıyla yola çıkan Global Girişimcilik Haftası, seneler içerisinde ekosistem içindeki dayanışmanın gelişmesine ön ayak oldu. Yerel ve uluslararası ekosistemde yer alan önde gelen STK, üniversite, girişimci, yatırımcı, öğrenci, yerel yönetimler, devlet kurumları, özel sektör temsilcileri ve medya grupları GGH vesilesiyle bir araya gelerek Türkiye’nin girişimci gücünü ortaya çıkaran ortak bir seferberliğe sahip çıkıyor. GGH 2016 Türkiye kampanyasında, bu kurumlar arası gerçekleşen işbirliği ile 50’ye yakın ilde paneller, konferanslar, oturumlar, çalışma atölyeleri, fikir yarışmaları, eğitim programları, web buluşmaları vaka çalışmaları, film gösterimleri ve şenlikler düzenlenecek.

        Her yıl artan ilgiyle katlanarak büyüyen Global Girişimcilik Haftası, etkinlikler ile birlikte girişimciliğe adım atacak her yaştan katılımcıyı cesaretlendirmeyi, donatmayı ve geliştirmeyi hedefliyor. TBWA İstanbul tarafından gönüllü olarak hazırlanan GGH 2016 iletişim kampanyası “Herkesin gördüğünü değil, kimsenin göremediği fırsatları görebiliyorsan, Global Girişimcilik Haftası seni bekliyor” söylemiyle yola çıkıyor.

        Global Girişimcilik Haftası hakkında daha detaylı bilgi edinmek isteyen okurlarımız www.globalgirisimcilikhaftasi.com web adresini ziyaret edebilirler.

        Haberimizi ekokistemimizdeki tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Türkiye Gaz Ticaret Platformu İçin Düğmeye Bastı!

        $
        0
        0

        EIF 2016 9. Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı enerji sektörü üst düzey şirket yöneticilerini, karar alıcıları, enerji sektörü kanaat önderlerini, sivil toplum kuruluşları yöneticilerini, akademisyenleri ve düzenleyici kuruluşları bir araya getirdi. Dünya Enerji Koridorlarında yer alan Türkiye’nin ileriye yönelik gelişme sürecine sağlayacağı katkıların açıklandığı açılışın ardından yoğun katılım ile sektör liderleri bir araya geldi. Açılışta konuşma yapan T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, Türkiye’nin gaz ticaret platformu için düğmeye bastığını açıkladı.

        Kongre ve fuarın açılışını; TBMM Enerji Komisyonu Başkanı Sayın Ziya Altunyaldız, TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sayın Fatih Dönmez, Türkiye Petrolleri Genel Müdürü Sayın Besim Şişman ve Global Enerji Derneği – EIF Yürütme Kurulu Başkanı Sayın Av.Çiğdem Şelli Dilek gerçekleştirdi.

        Orta Düzeyden Kurtulmak İçin “Yeka Modeli Önemli”

        TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez: "Ülkemizin daha hızlı büyümesi için birkaç hususa dikkat etmeliyiz. Tüketim kadar üretebiliyor olmalıyız. Özel sektör hem içerde hem dışarda daha aktif olmalı. Enerji dünyası uzun dönemli değişime girdi. Daha çok istihdam daha düşük cari açık söz konusu. Yerli kaynaklar ve yerli teknolojiler önceliğimiz. Bu noktada YEKA Modeli çok önemli. Türkiye’de YEKA Modeli orta gelir düzeyinden kurtulması için çok önemli. Teknoloji entegreli enerji yatırımları önceliğimiz. Kömür kalkınmada bir basamak kendi kaynağımız. Rüzgar da . Doğalgazda da son 10 yılda en hareketli döneme girdik. Türkiye gaz ticaret platformu için düğmeye bastı. 2017de bu platform hazır olacak. Botaş ticareti bölgesel de oyuncu olacak. Dünya enerji sektöründe sarsılmayan taş kalmadı. Pazarı büyütüp teknolojik lider olmak için çalışmalıyız." dedi.

        Küresel Enerjinin Kuralları Belirlenirken Türkiye Cumhuriyeti Adımlarını Doğru Atmalı

        TBMM Enerji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız ise "Uluslararası enerji ajansı yakın zamanda bir rapor açıkladı. 2017de enerji yatırımlarında düşme beklendiğini dile getirdi. Türkiye enerji bağımlısı bir ülke. Yeni politikalar belirleniyor. Reel politiği kazandırma ve dönüştürme çalışmaları yapılıyor. Enerjide son 13 yılda tüketim 2.5 arttı. OECD içinde 1. Olduk. Dünyada Çin’den sonra 2.olduk. Yenilenebilir enerjiye öncelik vermek zorundayız. Nükleer uzun dönem tartışılmasına rağmen özellikle Paris’ten sonra olmazsa olmaz oldu bizim için. Enerji arz güvenliği de bir o kadar önemli. Küresel enerjinin kuralları belirlenirken Türkiye Cumhuriyeti adımlarını doğru atmalı. Dönüşüme hızlı ayak uydurabilmeli. Yerli ekipmanlarla yatırımların gerçekleşmesi için çalışıyoruz. Küresel enerji akımının merkezi olma yolunda hızla ilerliyoruz” dedi.

        Dünyada Kaynaklar Üzerinden Savaş Var "Enerji Savaşın Sebebi Değil Aracı"

        Türkiye Petrolleri Genel Müdürü Besim Şişman: "Türkiye Petrolleri olarak petrol ve gaz potansiyelini ortaya çıkarmak en önemli misyonumuz. Dünyada kaynaklar üzerinden savaş var. Enerji savaşın sebebi değil aracı. Enerjiye hükmeden savaşı kazanıyor. Enerji kaynaklarına sahip olma konusunda agresif olmalıyız. Petrol fiyatları ciddi anlamda sıkıntı yaratıyor. Yenilenebilir konusunda çok güzel adımlar atılıyor. Keşke rüzgarla güneşle sorunları çözsek de bizlere de gerek kalmasa." dedi.

        Global Enerji Derneği Başkanı Av. Çiğdem Şelli Dilek ise konuşmasında “Büyüyen Türkiye hamlesinde büyük önem taşıyan enerji, yapılan son çalışmalarla birlikte dışa bağımlılıktan kurtuluyor. Enerjinin özel sektöre açılmasın ardından gelişen yenilenebilen enerji üretimi, muasır medeniyetlerin kullandığı nükleer enerji yatırımları ile Türkiye enerji alanında kendi kendine yetebilen ülke konumuna geliyor.” dedi.

        9. Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.enerjikongresi.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

        Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        KPMG Küresel İnşaat Araştırması İle Sektör İçin Yol Haritası Çıkardı

        $
        0
        0

        KPMG tarafından hazırlanan “Teknoloji Üstünlüğünü İnşa Etmek” başlıklı 2016 Küresel İnşaat Araştırması, sektörün teknolojiyle sınavını gözler önüne serdi. Araştırmaya göre firmaların sadece yüzde 8’i ileri teknoloji vizyonuna sahip. İnşaatta yüzyılın hızına yetişmek için teknolojinin sağladığı inovatif fırsatlara yatırım yapmak şart.

        KPMG’nin inşaat sektörünü ele aldığı 2016 Küresel İnşaat Araştırması’na tüm dünyadan 200’den fazla üst düzey inşaat sektörü yöneticisi katıldı. Araştırmaya katılan firmaların sadece yüzde 8’i “ileri teknoloji vizyonuna sahip” olarak sınıflandırıldı. Yüzde 69’u ise “sektör takipçisi” ya da“zamanın gerisinde” kategorilerinde değerlendirildi. Katılımcıların sadece yüzde 20’si yeni teknoloji ya da yeni sistem için mevcut iş modellerini değiştirdiklerini belirtti. Araştırmadan çıkan sonuçlar hayli ilginç.

        Orta Ölçekli Firmalarda İleri Teknoloji

        “İleri teknoloji vizyonuna sahip” sınıfına giren firmaların büyük çoğunluğu 1-5 milyar dolar cirolu. Orta ölçekli bu firmalar, teknolojinin rekabet avantajı sağlama potansiyelinin oldukça farkında ve buna uygun olarak teknolojiye hatırı sayılır ölçüde yatırım yapıyorlar. Büyüklükleri daha yönetilebilir olduğundan yeni fikirleri daha hızlı benimseyebiliyor, teknolojik adımları daha hızlı atabiliyorlar.

        Yapı projelerinde bilgi teknolojilerinden yararlanmanın çok çeşitli yolları bulunmasına rağmen ankete katılanların sadece üçte biri mobil teknolojileri rutin şekilde kullandıklarını ifade ediyor.

        Araştırmaya katılan pek çok proje yöneticisi için entegre-anında proje raporlama modeli hayal geliyor. Bu yöneticiler manuel ve farklı sistemlerin kullanımı nedeniyle organizasyonlarının geri kaldığını belirtiyor. Proje yöneticilerinden sadece yüzde 20’sinde tam entegre Yönetim Bilgi Sistemi (PMIS) bulunuyor.

        Açık Veriden Faydalanmıyorlar

        Mühendislik ve inşaat firmaları ile proje sahipleri ellerinin altındaki veriden tam anlamıyla yararlanmıyor. Katılımcıların neredeyse üçte ikisi gözetim, denetim ve performans izlemede gelişmiş veri analitiğini kullanmadığını ifade ediyor. Tek tuşa basarak proje verilerine ulaşabilenler sadece yüzde 25 ile sınırlı kalıyor.

        Dünyanın her yerinde inşaat projeleri giderek büyüyor. Daha iddialı ve kompleks bir hal alıyor. Bu nedenle mevcut anlayışla ve eski teknolojiyle iş yapma alışkanlığının devam etmesi durumunda riskler artıyor.

        Modern Çağın İnşaatçıları

        Oysa teknoloji, sektör için çok sayıda inovasyon fırsatı sunuyor. Örneğin teknolojik tasarım araçlarıyla artık daha etkileyici ve cesur yapılar planlamak mümkün. Veri analitiği, projelerin ilerleyişi hakkında sunduğu gerçek zamanlı tablolarla olası sorunların çözümü için hızlı aksiyon alınmasını sağlıyor. Mobil uygulamalarla yapılan modelleme; inşaat, malzeme ve tedarik zinciri hakkında daha sağlıklı, bilgiye dayalı kararlar verilmesine destek oluyor. Mobil izleme, hataların takibine olanak tanıyor. Araç ve cihaz otomasyonu, verimliliği artırıp kazaları azaltıyor. Tüm bunlar bir araya geldiğinde işin doğası gereği var olan riskler azalıyor.

        Yıkıcı inovasyonu tetikleyen güçler şöyle sıralanıyor:

        • 'Verimlilik, planlama ve maliyet düşürme',
        • 'Rekabet ve piyasa güçleri',
        • 'Yeni pazarlar, büyüme ve karlılık',
        • 'Müşteri ihtiyaçları, talebe karşılık vermek',
        • 'Teknoloji ve yetenek',
        •  'Artan regülasyon.'

        Katılımcıların çoğu yıkıcı inovasyon ihtiyacını kabul ediyor, ama bunu nasıl başaracakları konusunda farklı düşüncelere sahipler. Araştırmaya katılanların yalnızca yüzde 22’si agresif şekilde iş modellerini yıkıp değiştirdiğini söylüyor.

        Teknolojide muhafazakarlık hakim KPMG Türkiye Denetim Sektörü Şirket Ortağı ve İnşaat Sektör Lideri İsmail Önder Ünal, sektörün teknolojinin potansiyelinden neden faydalanmadığına ilişkin şu yorumu yaptı: “Konu yeni teknolojileri benimsemeye geldiğinde sektördeki muhafazakar refleksler ortaya çıkıyor. Muhafazakar bakış kendini koruyor ve şirketler öncü olmaktansa takipçi olmayı kabulleniyor. Kimi şirket için yeni teknolojileri benimsemenin maliyet ve riski, algılanan faydasından ağır basarken kimileri konfor alanlarından çıkmakta çok istekli olmayabiliyor. Ancak inşaat şirketlerinin rekabetçiliklerini koruyabilmek için mutlaka inovasyona odaklanması ve değişimi harekete geçirmesi gerekiyor.”

        Mühendislik ve İnşaatta Devrimin Eşiğindeyiz

        İnşaat firmalarının ve proje sahiplerinin, teknoloji vizyonu ve stratejisi konusunda daha açık olması gerektiğini vurgulayan Ünal, şöyle devam etti:

        “Yurtdışındaki gelişmelere baktığımızda mühendislik ve inşaat alanında bir devrimin eşiğinde olduğumuzu söylersek aslında abartmış sayılmayız. İnsansız hava araçları şantiyelerin üzerinde uçup son derece detaylı görüntüler yakalıyor ve bunlar gerçek zamanlı olarak, belki de insan müdahalesi olmadan harekete geçebilecek akıllı, otomatize sistemlere aktarılıyor. Diğer yandan robotlar sondaj ve kazı, tuğla örme, kiriş bağlama gibi her tür işi yaparak hem güvenliği artırıyor hem de hata oranını azaltıyor. Üstelik mobil izleme sayesinde yaptıkları iş dünyanın herhangi bir yerinden takip edilebiliyor. Buna bir de tedarik zinciri sürelerini kısaltabilecek ve modüler birleştirmeyi mümkün kılabilecek karmaşık tasarımların yaratılmasını sağlayan 3D baskı yeteneğini eklediğinizde gelişmelerin niye bu kadar heyecan yarattığını anlayabilirsiniz."

        İnovasyon İçin Temel Adımlar

        KPMG Türkiyeİnşaat Sektörü Lideri İsmail Önder Ünal’ın, inovasyona kapı açmak isteyen şirketlere önerileri ise şöyle:

        1- Önce temel konuları halledin;

        Güçlü iç kontrolleri hayata geçirin. Bir sonraki adımda sistemlerinizin birbirine bağlı olduğundan ya da en azından ortak veri formatlarını kullandığından emin olun. Yeni teknolojilere giriş yapmadan önce organizasyonunuzun mevcut teknoloji çözümlerinden tam anlamıyla yararlandığından emin olun.

        2- Veri analitiğini DNA’nıza işleyin;

        Veri analitiğini benimsemek için fazla beklemeyin. Şimdi faydalanmaya başlamazsanız, rekabetin gerisine düşebilirsiniz. Verinizi temizleyin; unutmayın ki temiz, doğru ve herkesin anlayabileceği ortak formatta olmayan veriler pek işinize yaramaz. Verinizden ne beklediğinizi gözünüzde canlandırın. Beyin fırtınası yaparken veri bilimcilerden yardım alırsanız proje yönetiminizi geliştirmek için yepyeni yollar keşfedebilirsiniz.

        3- Bir teknoloji stratejisi ve vizyonu geliştirin:

        Stratejisi olmayan bir şirket yeni teknolojileri değerlendirme, benimseme ve kendi sistemlerine entegre etmede başarılı olamaz. Proje performansını geliştirmek, devamlı iyileşme ve verimliliği sağlamak istiyorsanız; stratejiniz için öncelikle organizasyonunuzdaki teknoloji liderlerinin desteğini alın ve birlikte bir gelecek durum modeli ve teknoloji yol haritası oluşturun.

        Haberimizi inşaat sektöründe faaliyet gösteren girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        7. İngiltere-Türkiye İş Forumu İki Ülke Arasındaki Ticareti Arttıracak

        $
        0
        0

        Türk-İngiliz Ticaret ve Sanayi Odası (Turkish-British Chamber of Commerce and Industry (TBCCI)) Başkanı Emma Edhem, 2 Aralık 2016'da İstanbul'da gerçekleşecek olan 7. İngiltere-Türkiye İş Forumu'nu duyururken, Türk ekonomisinin gücünün ve direncinin, Türk-İngiliz ikili ticaretine ve yatırımına karşı ilginin ve bunlardaki gelişimin kesintisiz bir hızla kendini gösterdiğini söyledi.

        TBCCI Başkanı Emma Edhem, Türkiye'deki kümülatif İngiltere yatırımının 21 milyar ABD dolarına ulaşmış olduğunu ve iki ülkenin karşılıklı ticaretinin son yıllarda artmayı sürdürdüğünü belirtti. 2012'de İngiltere ile Türkiye arasındaki ticaret 14,3 milyar ABD doları iken, 2013'te 15,0 milyar ABD doları, 2014'te ise 15,8 milyar ABD doları oldu. 2015'te 16,1 milyar ABD dolarına ulaşan karşılıklı ticaret, iki ülke arasındaki en yüksek hacmine ulaşmış oldu.

        Edhem, ticaret hacminin, 2016'nın ilk sekiz aylık dönemi olan Ocak-Ağustos ayları arasındaki dilimde %9'luk bir artışla 11,7 milyar ABD dolarına ulaştığını ekledi. Emma Edhem, Türk-İngiliz ikili ticari faaliyetlerine ilginin ve bunun gelişim hızının sürdürülebilir olarak görüldüğünü ifade etti.

        Edhem, TBCCI'ın İngiltere-Türkiye iktisadi ilişkilerinin gelişimine olan katkısının seminerler, davetler, iş çevresi geliştirme, sektör forumları ve raporları ile sınırlı kalmayıp, Genç Girişimciler ve Profesyoneller Platformu, Genç Şehir Finansörleri Platformu ve TBCCI Brexit Komitesi gibi girişimleri de içerdiğini açıkladı.

        TBCCI Başkanı, 2 Aralık 2016'da İstanbul'daki Swissotel The Bosphorus'ta TBCCI'ın organize edeceği İngiltere-Türkiye İş Forumu'nun anlam ve önemine dikkat çekti.

        Bu yılın odak noktası, hem Türkiye'deki hem de İngilteretaki üyeler, kurumlar ve iş dernekleri tarafından bildirilen en güncel ve acil konular olacak. Bunlar:

        • İngiltere-Türkiye Ticaret ve Yatırım Hukuk Gündemi
        • Üretim
        • Teknoloji Gündemi
        • İngiltere ve Türkiye’deki İş Modelleri

        Foruma katılan katılımcılar ve konuşmacılar, küresel sektör uzmanlarını ve resmi yetkilileri dinleyecek, onlarla bağlantılar kuracak ve her iki ülkeden geniş yelpazedeki temsilcilerle tanışacaklar. Konuşmacılar arasında Türk ve İngiliz Büyükelçileri, İstanbul'daki İngiltere Konsolosu, Londra Ticari Faaliyetlerden Sorumlu Belediye Başkan Vekili, DEIK, HSBC, ISPAT, Rolls-Royce, BAE, BP, Arçelik, No5 Chambers, IBM, KoçSistem, ODTÜ Teknokent, Zenium Technology, Ernst & Young, APCO Worldwide, London and Partners, RadcliffesLeBrasseur, Shakespeare Martineau, Legal Attorney & Counsellors ve Rational Foreign Exchange yer alıyor.

        Derneklerin, şirketlerin, profesyonellerin, resmi yetkililerin, akademisyenlerin ve Türkiye ile İngiltere arasında ticari faaliyetlerde bulunan veya bulunmak isteyen bireylerin bu büyük davete katılmaları tavsiye ediliyor.


        7. İngiltere-Türkiye İş Forumu hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.tbcci.org web adresini ziyaret edebilirsiniz.

        Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

        Viewing all 2581 articles
        Browse latest View live